“Hz. Ali (a.s) Kur'an'daki bütün ilimlere vakıftır.””

Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz konuşmasında;“ Peygamberimiz Hz. Muhammed'den (s.a.a) Allah’ın elçisi olduğuna dair şahitlik istemekteydiler. Rabbimiz buyurdu ki; "Onlara deki, benimle sizin aranızda şahitlik yapacak Allah vardır. Ben-i Âdem’den de şahit var, O kişi de Ali’dir”.  Bu ayetin başka birisine gönderme yapılması mümkün değildir. Çünkü bu ayet bizzat Mekke'de nail olmuştur. Diğer halifelerin de ilmi konularda başvurduğu kişi Hz. Ali (a.s) olduğu için de alternatif aramak gereksizdir. Hz. Ali (a.s) Kur'an'daki bütün ilimlere vakıftır. Bu durum Ehl-i Beyt imamlarının her biri için geçerlidir. Hz. Mehdi (a.f) zuhur ettiğinde elinde nasıl bir güç olacak bir düşünün istiyorum. Peygamberimizin söylediği, İmam Ali (a.s) için çok güzel bir makam değil midir? "Bana şahit olarak Allah ve Ali yeter." denilmesi çok büyük bir övgüdür ve Hz. Ali'nin (a.s) değerini göstermektedir. Hz. Hüseyin'de (a.s) de bu ilim vardı. Fakat imtihanın kolay geçmemesi ve o günün şartlarına göre savaşmak zorundaydı. Yoksa imtihanın ne anlamı vardı?” dedi.

Turgut’un ardından panel Merhum Hacı Şahin Hesenli'nin konuşmalarından derlenen video izletisiyle devam etti.

“Duruşuyla Haydar'ın, bakışıyla da Hz. Fatıma'nın (s.a) kızıydı.”

Panelde konuşan Yazar/Senarist Ahmet Turgut konuşmasında; “Hz. Zeyneb (s.a), Hz. Fatıma'nın (s.a) üçüncü doğum neşesiydi. Hz. Zeyneb (s.a) annesinden sonra dedesinin kucağına verilmişti. Hz. Zeyneb (s.a) iki güzelliğin kardeşiydi. O Hz. Hüseyin’in (a.s) ve Hz. Hasan'ın (a.s) kardeşiydi. O ki, büyüklerinin ahlakının ve ilminin varisiydi. Seyyide Zeyneb, Al-i Aba'dan aydınlanmıştı. Buna rağmen Hz. Zeynel Abidin (a.s), halası için muallimsiz âlim demişti. Peki, beş güneşten aydınlanan Hz. Zeyneb (s.a) için neden böyle denilmişti? Kerbela'da Hz. Hüseyin’in (a.s) onca Haşimi yiğitleri, yarenleri ve gönüldaşları varken Hz. Zeyneb (s.a) abisinin bizzat tam arkasında duruyordu. Ve Hz. Zeyneb (s.a) şehidin şahidi olarak görevini yerine getirmeye başlamıştı. Ve artık çilesi başlamıştı. Duruşuyla Haydar'ın, bakışıyla da Hz. Fatıma'nın (s.a) kızıydı. Eğer bunları unutsak aşk olsun bize.”dedi.

Konuşmaların ardından panelde Ehl-i Beyt dostları, Azerbaycan’ın ünlü Ehl-i Beyt meddahı Seyyid Taleh Boradigahi’nin mersiyeleriyle gözyaşlarına boğuldu. 

Panel, Cem TV ve Zeynebiye TV’den canlı olarak yayınlandı.