Zeynebiye Camii ve Kültür Merkezi’nde buluşan Ehl-i Beyt dostları, Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz, Yazar/Senarist Ahmet Turgut ve CEM Vakfı Alevi İslam İnanç Hizmetleri Başkan Yardımcısı Hünkar Uğurlu’nun konuşmalarını dinlediler.
"Hz. Muhammed’in (s.a.a) torunun şehit edildiği gün kutlamalar yapmak ne kadar uygundur?"
Yazar/Senarist Ahmet Turgut panelde yaptığı konuşmasında; “Muharrem deyince kimi gönüller yeni bir yıla girmenin coşkusuna düşüyor. Kimileri Muharrem kelimesini duyunca ısrarla hicreti düşünmek istiyor. Doğrudur, Muharrem yeni bir yılın ilk ayıdır, lakin hicretin ayı değildir. Yine biz “Aşure” dendiği zaman zıt bir anlam yüklendiğini görebiliyoruz. Kimi gönüller “Aşure” kelimesini duyunca bir lezzet, tatlı düşünebiliyor. Veya tufanın bitimini, Hz. Âdem’in (a.s) tövbesini ve Hz. Yusuf’un (a.s) kurtuluşunu hatırlayabiliyor.
İlla bir kurtuluş gemisi arıyorsan senin ümmetin Hz. Nuh’un değil, peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a)’ın ümmetidir. Bu nedenle bugün senin için yas günü olmalıdır. Hz. Muhammed’in (s.a.a) torunun şehit edildiği gün kutlamalar yapmak ne kadar uygundur?”dedi.
“Zulmün karşısında taşlananlar hakkın karşısında taçlanırlar. O yüzden İmam Hüseyin (a.s) bizim başımızın tacıdır.”
Turgut’un ardından panelde konuşan CEM Vakfı Alevi İslam İnanç Hizmetleri Başkan Yardımcısı Hünkar Uğurlu;“Bir insan düşünün ki, hem kendi canından hem ailesinden feragat ediyor. İnsan sevdikleri için bedel ödemelidir ve İmam Hüseyin (a.s) bu bedellerin en büyüğünü ödemiştir. İmam Hüseyin’in (a.s.) bu bedeli sonucunda bizler onu asırlar sonra hala zikredebiliyoruz.
Bizim en birincil amacımız başta İmam Hüseyin (a.s) olmak üzere ve Ehl-i Beyt’ine ve onun değerlerine sahip çıkmaktır. Bir insan Ehl-i Beyt’i tanımadan İslam’ı tanıyamaz. Çünkü ilmin kapısı onlardır. Bu ay bunun belirginleştiği aydır. Zulmün karşısında taşlananlar hakkın karşısında taçlanırlar. O yüzden İmam Hüseyin (a.s) bizim başımızın tacıdır. İnşallah o yüce değerlere layık olabiliriz.”dedi.
“Allah bizleri Hüseyin’in sinesine yara vuranlardan değil, o yaraları iyileştirmeye çalışanlardan etsin.”
Panelde konuşan Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz konuşmasında; “İmam Rıza (a.s) bir hadisinde şöyle buyuruyor; “Dedem Hüseyin’i rüyamda gördüm. Baktım ki, sinesinde taptaze yaralar var. Dedim ki, Bu yaralar Aşura gününden kalma yaralar mıdır? Dedi ki, Hayır bu yaralar taze yaralardır. Bizi sevdiğini iddia eden kişilerin günah işleyerek açtığı yaralardır bunlar.” Allah bizleri Hüseyin’in sinesine yara vuranlardan değil, o yaraları iyileştirmeye çalışanlardan etsin.
Dostlarım, gece gündüz şükretsek Allah’a bizlere verdiği bu Ehl-i Beyt sevgisinin borcunu ödeyemeyiz. O’na hamdolsun ki, bizi Ehl-i Beyt’i tanıyan kullardan etti. Bu bizim için büyük bir fırsattır. Ehl-i Beyt’in düşmanlarına olan nefretimiz, bizleri cahiliye dönemi alışkanlıklarından ve diğer yobazlıklardan uzaklaştırır.
Bizler Haşimi tarafın taraftarlarıyız. Onların duruşu, karakteri bizim için örnektir. Ben-i Ümeyye’nin yani düşman olduğumuz tarafın alışkanlıklarından, karakterlerinden de uzak durmalıyız. Kimse Ben-i Ümeyye gibi yaşayıp da Haşimiler ile haşrolmayı beklememelidir.
Bu meclisler, merhamet duygusunu geliştirmek içindir. Akıttığımız gözyaşları yüreğimizin merhamete yatkın olmasını sağlamaktadır. Bu meclise katılanlar tuttukları yasın başka insanları rahatsız etmemesine de özen göstermelidir. Hz. Zeyneb (s.a) sayesinde Yezid’in sarayının ortasında kurulan ilk Hüseyin meclisinin saflığına leke sürülmemelidir. Gönlümüzde öyle bir ateş var ki, hiç durmadan yanmaktadır. Elimizde olmadan biz İmam Hüseyin’e (a.s) yanıyoruz. Allah bizleri bu yoldan ayırmasın.”dedi.
Konuşmaların ardından panelde Ehl-i Beyt dostları, Azerbaycan’ın ünlü Ehl-i Beyt meddahı Seyyid Taleh Boradigahi’nin mersiyeleriyle gözyaşlarına boğuldu.
Panel, Cem TV ve Zeynebiye TV’den canlı olarak yayınlandı.