The Washington Post'tan Kaşıkçı kampanyası: Gerçeği talep ediyoruz
Köşe yazarlığı verdiği Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesinin sorumlularını aydınlığa kavuşturma çabasındaki Washington Post, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın (MbS) yolsuzlukla mücadele adı altında Riyad'ın en lüks otellerinden Ritz-Carlton'ı 5 yıldızlı hapishaneye çevirmesinin üzerinden bir yıl geçerken tam sayısı bilinmeyen bazı süper zenginlerin hala burada tutulduğunu yazdı.
Ritz esaretinden kurtulma karşılığı toplamda 106 milyar dolara denk gelen nakit para, mülk, işletme, hisse gibi mal varlıklarını teslim edenlerin serbest bırakıldığını hatırlatan gazete, 2018'in başında Suudi başsavcılığından 56 kişinin gözaltında tutulmaya devam edildiği açıklamasının geldiğini kaydetti. Geçen ay MbS'nin Bloomberg'e gözaltında sadece 8 kişinin kaldığını söylediğini, ama "Avukatlarına erişimleri var ve Suudi sisteminin karşısına çıkarılacaklar" demekten başka ayrıntıya girmediğini belirten gazete, şöyle devam etti:
ÖNCEKİ KRALIN OĞLU TURKİ BİN ABDULLAH'IN AKIBETİ MEÇHUL
Bunlardan birinin Prens Turki bin Abdullah (47) olduğunu aktaran Washington Post, önceki Kral Abdullah'ın oğlu Turki'nin bir zamanlar kraliyet ailesinin 'altın çocuğu' diye nitelendiğini, ABD ve Britanya'da eğitim almış, yüksek lisans derecesine sahip savaş pilotu olduğunu belirtti.
Wall Street Journal: Suikast timini Veliaht Prens'in danışmanı yönetiyordu
Riyad vilayetinin güçlü valisi konumunda bulunmuş, milyarlarca dolarlık Kral Abdullah Vakfı'nın başına getirilmiş Turki'nin Riyad metro inşaatında yolsuzlukla itham edildiğini, ama hakkında resmen suçlamada bulunulmadığını kaydetti.
SAĞ KOLU GÖZALTINDA İŞKENCEYLE ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ
Turki Riyad Valisi iken Özel Kalem Müdürlüğü'nü yapmış olan Tümgeneral Ali bin Abdullah el Kahtani'nin ise gözaltındayken açıklanmamış şartlar altında öldürüldüğünün altını çizdi.
TALAL'LA BİRLİKTE BIRAKILMA İHTİMALİ
Diğer yandan cuma günü Prens Halid bin Talal'ın serbest bırakıldığına dikkat çekti. Hem MbS'nin hem de Turki'nin kuzeni olan Talal'ın (56), Veliaht'ın dini polisi devre dışı bırakma gibi reformlarına karşı çıkan dinci bir muhafazakar olduğu aktarıldı.
KAŞIKÇI VAKASININ BASKISINI AZALTMAK İÇİN
Londra'da gönüllü sürgünde bulunan Suudi insan hakları aktivisti Yahya Assiri, "Aslında bunu yapmak istemiyorlar, ama baskı altındalar ve bu baskıyı üzerlerinden atmak için bırakacaklar" dedi. Ancak Assiri, Halid bin Talal'ın serbest bırakılmasını büyütmemek gerektiğini, bunun Mbs'nin baskıdan kurtulma ve kendisine desteği artırmaya yönelik adımı olduğunu sözlerine ekledi.
İPİN UCUNDA MBS
Suudi eski istihbaratçı, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın 2 Ekim'de girdiği Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'ndan bir daha çıkamaması ve burada önceden planlanmış şekilde öldürüldüğünün anlaşılması, dünyaya şok dalgaları yaymaya devam ediyor.
Riyad, Kaşıkçı'nın konsoloslukta planlı şekilde öldürüldüğünü kabul etti, ama cesedini teslim etmedi. Kaşıkçı operasyonu için 2 Ekim'de İstanbul'a gelen 15 kişilik Suudi ekipte MbS'nin en yakın adamları vardı.