Amerika Başkanı Donald Turmp büyükelçiliklerini Kudüs’e taşıma sözünü yerine getirdiği gibi Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak da tanıyacağının sözünü de vermekte.

 

Tüm bunlara karşılık Arap ülkelerinden Amerika’nın büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasına tepki olarak küçük çapta itirazlar yükseldi. Batı medyası, ABD’nin Kudüs hakkındaki kararına bazı Arap devletlerinin de onay verdiğini belirtmekte.

 

Arap rejimleri Trump’ın aldığı karara görünürde itirazlarını dile getirirken, ABD ve İsrail ile normalleşme süreçlerini aynı şekilde devam ettirmekteler.

 

Bununla birlikte BM’nin Trump’ın Kudüs hakkında aldığı karara itirazı Amerika tarafından veto edildi. Bu ise Amerika’nın uluslararası toplumun kararına ve ayrıca İstanbul’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatının özel Kudüs toplantısına hiçbir önem vermediğini göstermektedir.

 

Amerika’nın büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasına yönelik Arap dünyasında gördüğümüz en net mesaj hiç şüphesiz Suudi Arabistan veliahdı bin Selman’dan geldi. Amerikalı Yahudiler topluluğunun temsilcileri ile basına kapalı gerçekleştirdiği görüşmede Bin Selman, Filistinlilerin müzakere dışında bir seçeneklerinin olmadığını söyleyerek; “Filistinliler 40 yıl sonra ellerine geçen fırsatı iyi değerlendirmeliler. Biz onlara neyi önerdi isek ona muhalefet ettiler. Ya müzakere yapacaklar ya da sessiz kalacaklar” ifadelerini kullanmıştı.

 

Batı Asya uzmanı Ezam El Temimi, İslam dünyası ve uluslararası toplumun Amerika’ya göstermiş olduğu tepkilerin yetersiz olduğunu ve sonucu değiştirmeyeceğini belirterek; “Buna karşın Hamas, Tumrp’ın kararına açık bir tepki ortaya koyarak Gazze’de gerçekleştirilen geniş çaplı gösteriler ile bir baskı kurmaya çalışmıştır” dedi.

 

Ezam El Temimi, Suudi Arabistan’ın yaktığı yeşil ışık olmadan böyle bir kararın hayata geçirilmeyeceğinin belirterek; “Bugün dünyada büyük bir inkılabi ruh yeşermekte ve bu direniş ruhu bölgelere hakim olan İsrail gibi zalim rejimleri yok edecektir” şeklinde konuştu.