Ulusal Hikmet Hareketi Başkanı Seyyid Ammar el-Hekim şu ifadelerde bulundu: ‘Anlaşmaya dayanan bir politik sistem, gerçek bir hizmet ve etkili bir ekonomik reform sunmamakta ve gençleri, hükümet ve toplumdaki gerçek fırsatlardan yararlanmaktan alıkoymaktadır. Bu sistem, seçim ve siyasi sistemimizde köklü ve radikal bir reformunu gerektirir. Atamalar kaldırılmalı ve ülkenin zarar görmesine neden olan etkili kurumlar dağıtılmalıdır. Herkes doğru ve uygun yerde olmalıdır. Yetkililerin milletin cebinden sağladığı büyük ayrıcalıklar ortadan kaldırılmalıdır. Gençlerin geleceğe yönelik beklentilerini dikkate almaktan daha değerli hiçbir şey yoktur.
İşleri yapma konusunda geleceğe dair vaatlerde bulunan ve sadece iktidar koltuğuna dayanan bir yetkili, bu dört yıl boyunca iyi bir başarı elde edemeyen ve performansı gerçek anlamda eleştirilmemiş olan bir kişidir. Böyle bir kişi güvenilir olamayan, sahtekâr bir kişidir. Böyle bir durumu değiştirmek için bütün gücümüzle çalışıyoruz çünkü artık mazeretten yorulduk.
Bu dönemin pratik deneyimi, sorunun kaynaklardan değil, bu kaynakların doğru bir şekilde kontrol edilmesi ve yönetilmesi olduğunu kanıtlamıştır. Hikmet Hareketi, mevcut kaynakların eksikliğine rağmen, büyük başarılar elde eden bireyleri tanıtmaktan gurur duymaktadır. Sadece farklı alanlardaki bireylerin performansına güvenmemiz gerekiyor. Daha önce yetkili olarak tecrübe etmediğimiz ya da gençleri ve milleti destekleme ve hizmet sunma konusunda başarılı olmuş kişilere güvenmemiz gerekiyor ki, böyle kişiler vardır.
Irak asla yabancı bir müdahalenin oyuncağı olmayacaktır. Bu ülke halka ve gençlere aittir. Irak'ın bağımsızlığını savunmak hayatımızı kaybetme pahasına da olsa, Irak egemenliğine ve bağımsızlığına el uzatılmasına asla izin vermeyeceğiz. Canlarımızın Irak'ın onuru ve egemenliği karşısında bir değeri yoktur.
Siyasi denklem, genç insanlar için bir iş fırsatı yaratmaz, halkın daha iyi bir yaşam için arzularını karşılamaz ve Irak’ın egemenliğini ve ulusal güvenliğini korumaz. Bu, başarısız olmuş bir denklemdir ve yeniden uygulanmamalı ve kullanılmamalıdır. Başarısız herhangi bir siyasi denklemi asla desteklemeyeceğiz ve ülkenin yönetiminin, hizmet sunma ve genç insanlar için iş olanakları yaratma fırsatını kaybetme pahasına siyasi anlaşmaya göre devam etmesine asla izin vermeyeceğiz.
Gelecek hükümet, iş fırsatları yaratan, fabrikalar ve altyapı oluşturan bir hükümet olmalıdır. Bu hükümet tarımı geliştirmeli ve çiftçilerin sorunlarını çözebilmelidir. Eğitim ve hizmeti gündeme getirecek ve kalkınma sağlayacak bir hükümet olmalıdır. Bu hükümetin, devleti, ekonomik refahı ve üretkenliği iyileştirmesi ve ulusal üretimi desteklemesi gerekiyor. Perde arkasında eli kolu bağlı olan bir hükümet formuna asla izin vermeyeceğiz. Petrol ve doğal kaynaklarla dolu bir ülkede gençlerin işsizliği ile mücadele etme planlarını açık ve şeffaf bir şekilde ifade eden bir hükümetin oluşumunu destekliyoruz.
Hepimiz bugün ortaya çıkan başarısızlıktan sorumluyuz. Hükümet bakanlıklarına katılım açısından bu konudan her birimiz sorumluyuz. Diğerleri de performanslarını ve tutumlarını itiraf etme ve gözden geçirme cesaretine sahip olmalıdır. Hikmet Hareketinin belirli bir zaman dilimi içerisindeki hizmet çizelgelerini, gelecekteki başbakanın seçilmesindeki bir etken olarak değerlendirdiğini vurguluyorum. Biz, her ne pahasına olursa olsun bu konudan vazgeçmeyeceğiz.
Yolsuzlukta bulunan ve suç işleyenlerin denetimindeki ihmaller ve varlıkların boşa gitmesine ve fırsat kaybına neden olan kişiler, halkımızın sorunlarının ve memnuniyetsizliğinin temel nedenlerinden biridir. Bu insanlar sorumlulukları, hayır kurumlarını ve başarılı deneyimleri olanları desteklemiyordu. Başarılı, saf ve ulusal insanların sorumluluk almalarının ve hizmette bulunmalarının yine görmezden gelinmesine asla izin vermeyeceğiz. Önümüzdeki aşama, slogan atanların değil, iş yapan, çalışan ve kazananların sahnesidir.’
El-Hekim, seçimlere katılmak istemeyenlere hitaben şunları söyledi: ‘Sizin seçimlere katılmamanız, diğer siyasi partiler ve onların destekçileri için meydanı boşalttığınız anlamına gelir. Denklemi değiştirecek ve farklılık yaratacak olan sizlersiniz.
Son dört yıl, görev başında olanların başarısını veya başarısızlığını değerlendirmek için yeterlidir. Azim ve irade ile seçimlere katılın, yenilmişleri ve başarısız olanları bırakın ve başarılı insanlara doğru yönelin ve gençlere ve genç yüzlere fırsat verin.
Şimdi, şüphe ve kuşku değil, kesin bir karar verme zamanıdır. Şimdi sorumluluğu başkalarının omuzlarına atma değil, Allah’a güvenme ve tevekkül etme zamanıdır. Şimdi hayal kırıklığı değil, iyimserlik zamanıdır.
Bu yüzden işlerinizde kesin bir şekilde karar verin, Allah’a güvenin. Gelecek konusunda iyimser olun çünkü zafer, umutsuz ve şüpheci insanların değil, iyimser insanlarındır.
Siyasi kararlarda yabancı müdahaleye karşı teslim olanları, diğer ülkelere para için yalvaranları, kutsal değerlerini satanları, kamu mallarını seçimler için harcayanları ve ulusuna ve topluma karşı nefret söylemleri kullananları seçmeyin.’