Amerika Başkanı Donald Trump Pazartesi günü kabinesi ile düzenlediği oturumda yaptığı açıklamada, Suriye hakkında önümüzdeki bir iki gün içinde önemli bir karar alacağını açıkladı. Suriye’ye karşı askeri operasyon seçeneği hâla masada olduğunu belirten ABD Başkanı Trump, Amerikan ordusunun üst düzey komutanları, Suriye’nin Doğu Guta bölgesinde düzenlendiği iddia edilen kimyasal saldırıya nasıl tepki vereceklerini incelemekte olduklarını belirtti.
Amerika ve Batılı ve Arap müttefikleri, Doğu Guta bölgesinde düzenlediği iddia edilen ve henüz kesin olduğu bilinmeyen kimyasal saldırıdan Şam yönetimini ve Suriye ordusunu sorumlu tutuyor. Bu çerçevede BM güvenlik konseyi Fransa’nın talebi üzerine Suriye’ye dayatılan yedi yıllık savaşta Şam yönetimi ve müttefiklerini kınamak üzere bir oturum düzenledi. Ancak bu oturum söz konusu iddia edilen kimyasal saldırı hakkında hiç bir araştırma yapılmadığı ve Şam yönetiminin doğrudan veya dolaylı olarak suçlu olduğunu ispat edebilecek hiç bir belge veya kanıt ortada olmadığı halde düzenlendi.
Gerçekte Suriye milletine dayatılan savaşın ateşini yakan ittifakın üyeleri bu ülkeye soktukları teröristlerin ve Suriyeli muhaliflerin hezimetini engellemek ve Trump’ı Suriye’de askeri varlığını sürdürme yönünde ikna etmek için düzenlendiği bile kuşkulu olan uydurma bir iddiaya sarıldıkları gözleniyor.
Bundan 15 yıl önce de Amerikalı yetkililer Irak konusunda benzer sahte belgelere dayanarak BM güvenlik konseyinde Irak’ı kitle imha silahları bulundurmakla suçladı ve sonuçta bu ülkeye saldırarak 1.5 milyon Iraklı vatandaşın katledilmesine sebebiyet verdi. Bu tiyatronun baş aktörü ABD dönem Dışişleri Bakanı Colin Powel daha sonraları Nisan 2003’de BM güvenlik konseyinde Irak’ın kitle imha silahları konusunda düzenlenen gergin oturumda gösterilen tüm belge ve bilgilerin uydurma ve yalan olduğunu itiraf etti.
Şimdi de dünya kamuoyu bu kez Suriye konusunda bir dizi sahte ve mesnetsiz belge ve iddiaya dayanarak yeni bir savaşın başlatılması istendiğine şahit oluyor. Görünen o ki bu kez Trump, geçen sene Şairat hava üssüne kimyasal saldırı bahanesi ile düzenlediği saldırıdan daha geniş çapta bir saldırı düzenlemek istiyor.
Trump bir de boyunu aşan bir tehditte bulunarak İran ve Rusya’ya karşı da bir şeyler yapacağını açıkladı. Fakat tüm bunlar ne kadar muhtemel olduğu ve ayrıca Amerika ne kadar başarılı olabileceği bir yana, asıl ABD ve başını çektiği Arap Batı ittifakının Suriye’de ağır hezimete uğradığını ve bu yüzden savaşın alevlerini tüm bölgeye ve hatta ötesine yaymaya çalıştığını gösteriyor.
Oysa şu ana kadar BM güvenlik konseyi Amerika ve müttefiklerine Suriye’ye askeri saldırıda bulunma izni vermemiş bulunuyor ve bu yüzden her türlü saldırı Suriye’nin milli egemenliğinin ihlali olacağı ve Suriye ve müttefikleri tarafından karşılıksız bırakılmayacağı anlaşılıyor.