Gerçekleşen konferansın sonunda yayımlanan bildirinin ana gündemi de Kudüs oldu.

 

Allah’ın adıyla

 

İslam dünyasının bugün elinde tuttuğu önemli fırsatlar ve gün geçtikçe artarak yayılan İslami uyanış karşısında başta Amerika ve işbirlikçileri olmakla birlikte dünya emperyalizmi, bu ilerlemenin ve işbirliğinin önünü almak için İslam dünyasında fitne ve kargaşa peşindedir. Bu sebeple de Müslümanlar arasında mezhepçiliği ve tekfiri yaymak istemekte.

 

Böylesi önemli ve hassas bir süreçte İslam dünyasının ortak paydası olan Ehlibeyte sarılmak büyük zaruriyet ve ihtiyaç olmakta. Bu sebeple 1 ve 2 Aralık tarihlerinde düzenlenen Ehlibeyt Muhipleri konferansı ile dünyanın farklı bölgelerinden gelen katılımcıların birbirleri ile irtibatı güçlenecektir. Katılımcılar İslam inkılabının yıldönümü dolayısı ile rahmetli İmam Humeyni’yi yad ederek şu önemli noktalara işaret ettiler:

 

Tahran’da Dünya Ehlibeyt Muhipleri’nin daimi genel sekreterliğinin ve merkez şurasının kurulması.

 

Dünya genelinde emperyalizm ile mücadele ve İslam dünyasını savunmak için teorik ve pratik hazırlıkların yapılarak, gerekli irtibat ve kanalların sağlanması.

 

İslami vahdetin Müslümanların arasında yaygınlaştırılması ve vahdetin desteklenmesi.

 

İslam ülkeleri arasında işbirliğinin artırılması ve İslam ülkelerinin var olan tehditler ve sorunlar karşısında ortak hareket etmeleri.

 

İslam dünyasında Müslümanlara yönelik hukuksuzlukların ve katliamların kınanarak, Yemen, Bahreyn, Myanmar ve Afrika gibi ülkelerde özgürlük isteyen Müslüman halklara sahip çıkılması.

 

Kudüs ve Filistin melesinin her zaman canlı ve diri tutularak bu alanda ciddi çalışmalar yapılması ve direnişin güçlendirilmesi.

 

İslam dünyasında var olan tekfirci görüşler ile mücadele.

 

İslami uyanışı üç ana hat üzerinden genişletmek; antiemperyalizm, antisiyonizm ve antiotoriter.

 

Müslümanları yumuşak savaş (ikna savaşları) karşısında tüm alanlarda bilinçlendirmek.

 

İslam medeniyetinin maneviyat, adalet, emniyet ve akıl temelinde hayat bulması için mücadele etmek.

 

Düşmanın İslam dünyası üzerinde etkinliğini zayıflatmak ve nüfusunu kırmak.