Irak İçişleri Bakanı Kasım el-Araci, el-Hayat Gazetesine verdiği röportajda şu ifadelerde bulundu: ‘Kurtarılan eyaletlerde yürütülen istihbarat operasyonlarında, bizim sahadaki kuvvetlerimiz için belirlenen stratejik planlarla mutabık olan hedeflerine ulaşmaları yolunda önemli bilgiler elde edilmiştir ve IŞİD’lilerin eşleri bu konuda büyük rol oynamışlardır. Onlar, IŞİD liderlerinin sığınakları ve eylemleri konusunda bize net bilgiler vermişlerdir ve bu bilgilerin birçoğunun kaynağının kadınlar ve bazı IŞİD’lilerin eşleri olduğunu vurgulamalıyım.’

 

Irak İçişleri Bakanı röportajının devamında batı eyaletlerini kurtarma operasyonlarında tutuklanan teröristler arasında Arap vatandaşlarının da bulunduğunu yalanladı ve şunları söyledi: ‘Tutuklanan teröristlerin çoğu Orta Asya ülkelerinden ve Türkiye’dendi ve bu kişilerin sayıları 1049’a ulaşmaktadır ve bu sayının 399’u Türk vatandaşıdır ve bu kişiler arasında 18 yaşın altında çok sayıda kadın göze çarpmaktadır.’

 

El-Araci, özellikle Arabistan olmak üzere Irak ile çevre Arap ülkeleri arasında ilişkilerin başlaması hakkında şu ifadelerde bulundu: ‘Güvenliğin sağlanmasının komşu ülkelerle olumlu ilişkilere ihtiyacı vardır ve ekonomi, siyaset ve yatırım alanındaki bütün konularda da durum böyledir ve biz bütün görüş ayrılıkları konusunda müzakerede bulunulmasını uygun görüyoruz ve biz Irak ve Arabistan arasında gerçek ve temel bir görüş ayrılığının olmadığı sonucuna ulaştık.’

 

Irak İçişleri Bakanı, Tahran ile büyük bir tarihi geçmişi olan Bedir Teşkilatı’nın bir lideri olarak İran, Amerika ve Arabistan arasındaki arabuluculuğu hakkında şunları söyledi: ‘Biz arabulucu değiliz ve hiçbir tarafı bir şeyle sorumlu tutmuyoruz ama menfaatlerimiz esasınca hareket ediyoruz. Çünkü bölge birçok soruna tahammül etti ve İran ve Arabistan arasındaki herhangi bir ihtilaf Irak’ın lehine değildir. Amerika ve İran arasındaki ihtilaflar konusunda da durum böyledir ve biz ülkemizin tüm taraflar için hesaplaşma alanı haline geldiğini kabul ediyoruz.’

 

El-Araci röportajının devamında, Bağdat’ın güvenliği konusunda İçişleri Bakanlığındaki plana değinerek şu ifadelerde bulundu: ‘Bu konudaki karar, Irak Başbakanı Haydar el-İbadi ile bağlantılıdır ve biz Bağdat’ın güvenliği konusunun çeşitli grupların sorumluluğunda değil de tek bir grubun sorumluluğunda olmasının daha iyi olduğunu düşünüyoruz.’

 

Irak İçişleri Bakanı, bu aşamanın güçlü bir güvenlik kuruluşuna ihtiyacı olduğunu dikkate alarak, İçişleri Bakanlığının yapısı hakkında şunları söyledi ‘IŞİD meselesi bütün ayrıntılarıyla çok acıydı ama şimdi olumlu ve önemli bir durumdadır ve özellikle el-Anbar, Musul ve Selahaddin’de aşiret çatışmaları yaşamaktaydılar ve bu durum Irak halkı arasında terörist gruplar karşısında birliğin oluşmasına neden olmuştur.’

 

El-Araci konuşmasının devamında şunları söyledi: ‘İçişleri Bakanlığı, başarılı bir yürütme yapısının oluşturulmasında en önemli faktörlerden biri olarak yolsuzlukla mücadele için çalışmaktadır.

 

Biz, askeri esaslarda ve yapıda belirlenen ölçüleri uygulamaya, kurum ve kuruluşlardaki tembellik ve zayıflıktan kurtulmaya çalışıyoruz. Her ne kadar mevcut zaman seçimlerin yaklaşmasından dolayı yeterli olmasa da bu işin gerçekleşeceğini umut ediyoruz.’