Amerika’nın Bağdat’taki Büyükelçiliği birkaç gün önce internet sayfasında iki önemli konuyu kapsayan bir habere yer verdi. Bu konulardan ilki, Amerika’nın Irak’ta 12 Mayıs’ta düzenlenecek olan parlamento seçimlerinin vaktinde düzenleneceğini desteklemesi, ikincisi de Amerika Uluslararası Kalkınma Ajansının seçim sistemlerini, çalışanları ve seçim kampanyalarını güçlendirmek ve desteklemek için Yüksek Seçim Kuruluna yardım etmek adına altı danışmanını göndermeye hazır olduğuydu.

 

Böyle bir konunun özellikle Amerika tarafından gündeme getirilmesi daha fazla dikkat gerektirmektedir. Çünkü Irak'taki siyasi sürecin bütünlüğünü ve güvenilirliğini tehdit eden başlıca tehlikelerin olduğunu göstermektedir. Birkaç ay önce Amerikalı ve batılı politikacıların yaptıkları açıklamalarda ve bu ülkelerin medyasında yer alan haberlerde, çeşitli şekillerde Irak’taki parlamento seçimlerinin belirlenen tarihte düzenlenmesi için uygun ortamın olmadığı telkin edilmiştir.

 

Yetkili siyasi çevreler, Amerikalı siyasi şahsiyetler ve Iraklı çeşitli hareketler arasında doğrudan ve dolaylı olarak uzun görüşmelerin ve tartışmaların olduğunu ve onların seçimlerin belirlenen tarihte düzenlenmesi sürecine engel olmaya çalıştıklarını söylüyorlar. Onlar, seçimlerin düzenlenmesi için yasal zamanının geçmesiyle birlikte, Ulusal Kurtuluş Hükümeti oluşturulmasını ya da olağanüstü hâl konusunu gündeme getirmek istiyorlar.

 

Amerika’nın ve Irak’ta Amerika’ya bağlı siyasi hareketlerin Irak’taki seçimleri askıya almak istemelerindeki asıl amaçları, özellikle IŞİD terör örgütünün kökünün kazınması sürecinde aktif ve etkili bir rol oynayan ve Irak siyasi arenasında önemli bir güç haline gelen Haşdi Şaabi Hareketinin olumlu çabalarını engellemektir. Ama Haşdi Şaabi, seçimlere güçlü bir şekilde katılma kararı almış ve içerisinde yeni konuların bulunduğu siyasi planlarını sunmuştur. Haşdi Şaabi Hareketi ve İran İslam Cumhuriyeti arasındaki ilişkilerin, Amerika ve uluslararası ve bölgesel tarafların bu konuda endişelenmesine neden olduğu söylenebilir.

 

Buna rağmen, Amerika ve bu ülkeye bağlı aktif siyasi hareketlerin seçimlerin düzenlenmesi sürecini engelleme çabaları başarısız olmuştur. Bu nedenle Washington, seçimlerin belirlenen tarihte düzenlenmesini desteklediklerini açıklamıştır. Bu bildiri, daha önce Irak’taki dahili hareketlerin seçimlerin belirlenen tarihte düzenlenmesini ve Irak Federal Mahkemesinin de seçimlerin askıya alınmayacağını vurgulaması üzerine gündeme gelmiştir.

 

Washington’un Irak’taki seçimlere sadece seyirci kalmakla yetinmeyeceği çok doğaldır. Bu nedenle, Irak Yüksek Seçim Kuruluna Amerika Uluslararası Kalkınma Ajansı vasıtasıyla lojistik ve teknik destek sunma önerisinde bulunmuştur.

 

Amerika’nın bu konuda yayınladığı bildiride, Irak Yüksek Seçim Kuruluna bu alanda yapılacak yardımların çeşitli alanlarda olacağı ve aşağıdaki konuları kapsayacağı belirtilmiştir:

 

-Irak içerisindeki mültecilerin oy kullanması için, adayların kaydedilme ve elektronik oylama sistemlerinin etkinliklerinin güçlendirilmesi.

 

-Yeni kurtarılan bölgelerde oylama işlemlerinin desteklenmesi için farklı illerde seçim sisteminin gücünün iyileştirilmesi.

 

-Bağımsız Yüksek Seçim Kurulundaki yeni komiserlik komisyonun gelecekteki seçimler için barışçıl bir plan hazırlamasında yardımcı olunması.

 

Irak’taki gelişmelerin sürecini ve Amerika’nın planlarını takip edenler, Amerika Uluslararası Kalkınma Ajansının, Amerika casusluk merkezinin en önemli kollarından biri olduğunu ve özellikle güvenlik ve siyasi açıdan durumları bozulan ülkeler olmak üzere dünya ülkelerinin büyük çoğunluğunda çeşitli unvanlarla birçok faaliyette bulunduğunu ve ofisleri olduğunu bilirler. Bu nedenle, bu ajansın Irak’taki parlamento seçimlerinde Amerika’nın siyasi ve istihbarat planları doğrultusunda yönlendirmede bulunmadan bir rol oynayabileceğini düşünmek akıllıca değildir. Çünkü bu ülkenin asıl görevi, Amerika’nın plan ve hedefleri doğrultusunda Washington’un menfaatlerine uygun ve Amerika’nın düşmanlarının ve rakiplerinin menfaatlerine aykırı sonuçlara ulaşma doğrultusunda özel hareketleri ve kuvvetleri desteklemektir.

 

Irak hükümetinden istenen şey, mümkün olan en kısa zamanda Amerika’nın bu çabalarını engellemesidir. Çünkü siyasi nüfuzlar askeri müdahaleden daha tehlikeli olabilir. Iraklı milletvekilleri ve politikacılar, Amerika’nın bu ülkedeki seçimlere müdahalesinin kokusunun şimdiden hissedildiğini vurguladılar. Onlar bu konunun, Amerika’nın menfaatlerine ve politikalarına göre seçim sonuçlarıyla oynamak için ortam oluşturmak adına, Amerika Büyükelçiliği tarafından yayınlanan bildiriden anlaşıldığını düşünüyorlar.

 

Iraklı şahsiyetler, Irak halkının bugün her zamankinden daha fazla seçim sürecinde Birleşmiş Milletler ekibinin bulunmasından endişe duyduğunu, kaldı ki Amerika’nın doğrudan Yüksek Seçim Kurulunun faaliyetlerine müdahalesinden daha fazla endişe duyacağını vurgulamaktadır. Bu danışmanların seçimler konusunda müdahalede bulunmasına izin verilmesi, seçimlerin tarafsızlığını ve geçerliliğini şüphe altında bırakacaktır ve eğer Irak hükümeti seçimlerin sağlıklı bir şekilde düzenlenmesinde ciddiyse, açıkça belirtmek gerekir ki, Yüksek Seçim Kurulunun faaliyetlerinde yabancı müdahaleyi kabul etmemelidir.

 

Hiç şüphesiz Amerika’nın askeri ve siyasi programları ve müdahaleleri şimdiye kadar Irak ve Irak halkı için birçok zarara sebep olmuştur. Terörist gruplar, yolsuzluk ve siyasi ve ekonomik krizler sonucu yaşanan sıkıntıların sorumlusu da büyük ölçüde Amerika’dır. Şimdi Amerika’nın seçimleri destekleyeceği konusundaki komik şakası, basit bir eylemdir ve bilinçsiz insanlardan başka kimseyi kandıramayacaktır.’