İngiltere’de tatilde olan Nijerya cumhurbaşkanına “sayın başkan, sizi Allah’ın selamıyla selamlıyorum. Size ve yakınlarınıza en içten duygularımla konuşmak istiyorum” diyerek sözlerine başlayan Zinet Zakzaki, satırlarına şu şekilde devam etti:

 

“2014’ü hatırlıyor musunuz? 2014 yılının Temmuz ayında yaşanan trajedileri eminim ki hatırlıyorsunuzdur. O ayda sizin canınıza kast suikast girişiminde yüzlerce masum hayatını kaybetmişti. Allah o gün size sonsuz rahmetinden bahşetmiş ve hayatta kalmanızı sağlamıştı. Yine 2014 yılının Temmuz ayında Nijerya ordusu benim de üç oğlumun aralarında olduğu 35 Müslümanı katletmişti. Kaderimiz o ayda birlikte yazılmıştı.

 

Sayın başkan, 180 milyonluk Nijerya halkının sorumluluğu üzerinizde. Biz sizden bir önceki yönetimin hatalarını düzeltmenizi beklerken 2015 yılının Aralık ayında sizin yönetiminize bağlı generaller ordu birliklerine yeni bir katliam emri verdiler. 1000’den fazla Müslümanı Zaria’da katlettiler. Ordu güçleri, kızlarımıza saldırdı ve evlerimizi ateşe verdi. Zaria’daki 6 binamızı yıktılar. Bununla da kalmadılar bizim evimizi de başımıza yıktılar. Askerleriniz yıkıntılar arasında bizi bulduğunda banyoda saklanmış vaziyetteydik. Allah’ın lütfu sayesinde banyodaki kaynar kazandan çıkan yangından etkilenmemiştik ama askerleriniz üzerimize ateş açtı ve üç çocuğum orada gözlerimin önünde can verdi.

 

Kaduna valiniz ve ordudaki yetkilileriniz binlerce Müslümanı kadın çocuk genç yaşlı demeksizin kaçırdı ve çoğunluğu yaralı haldeyken diri diri Mando mezarlığına gömdü. Toplu mezarlar halen açılmadı, herhangi bir özür dilenmedi, şehid olanların ismi açıklanmadı, bir araştırma komisyonu kurulmadı. Aradan geçen bir buçuk yıla rağmen, yaşanan tüm vahşetten dolayı kimse sorumlu tutulmadı.

 

Bizler, bir buçuk yıla yakındır yargısız bir şekilde esaret altında tutulmaya devam ediliyoruz. Ben ve vücudunda çok sayıda kurşun yarası bulunan ve vücudunun yarısı felç geçiren eşim kilitli kapılar ardında tutuluyoruz. Mahkeme kararlarına rağmen özgürlüğümüze giden yol kapalı.

 

Hasta ve fiziken çökmüş durumdayız fakat Allah’a olan imanımızı kaybetmedik. Ailelerimizi göremiyoruz. Bir çocuğumuzun evlilik törenine şahitlik edemedik. Sayın başkan, beni niçin kilitli tutuyorsunuz? Ben bunu hakkedecek ne yaptım? Allah size Nijerya’nın imkanlarını sonuna kadar kullanmayı ve tedavi için özel jetlerle İngilterelere gitme imkanını bahşetmiş.

 

Rahman olan Allah’a hamdederiz. Allah size rahmet etsin ve uzun ömürler versin. Sizi ve çocuklarınızı bizim çektiğimiz sıkıntılardan muhafaza buyursun. Bilmenizi istediğim tek şey mahkeme kararına rağmen esaret altında yaşamaya devam ediyoruz. Sizi beni buradan salıp, geride kalan son oğluma ve iki kızıma sarılmama engel olmaktan vazgeçmeye iten sebep nedir?”