28 Şubat 2017
Suriye’de gerginliklerin yaşanmasıyla birlikte birçok Suriyeli ülkelerini terk ederek, Lübnan, Irak, Türkiye ya da Avrupa ülkelerine gittiler ama bu arada Arabistan, Katar ve diğer Körfez ülkelerinin adının neden görülmediğini sormak gerekir?
Arabistan’ın Suriye’de büyük çoğunluğu tekfirci Vahhabi düşünceye sahip olan çeşitli isimlerdeki silahlı grupları desteklediği çok açıktır. Çünkü herkes Riyad’ın mali kapılarını teröristlere açtığını ve silah ve mühimmat temin ederek, İnkılap adı altında Beşşar Esad’ı devirmek için dünya genelinden onları Suriye’ye cezp ettiğini bilmektedir.
Arabistan’ın Suriye’deki gruplara silah ve mali desteğinin sonucu, bu ülkede savaşın alevlenmesi olmuştur. Öyle ki birçok Suriyeli ülkelerini terk ederek Lübnan, Irak, Ürdün ve Türkiye’ye gitmiş ve bazıları da bütün tehlikelere rağmen deniz yoluyla Avrupa’ya gitmişlerdir.
Burada şu soru gündeme gelmektedir ve oda şu ki, acaba Körfez Arap ülkeleri Suriyeli bu mültecilere ev sahipliği yaptı mı? Acaba Suriye’deki gerginliklerin asıl sorumlusu olan Arabistan bu mültecilere ev sahipliği yapmayı kabul etti mi?
Bu sorular, Arabistan’ın mali ve coğrafi imkanlarının göçmenlere sığınma kampları yapabilecek kapasiteye sahip olması dikkate alınarak gündeme gelmektedir. Çünkü bu ülkenin büyük bir alanında yerleşim yoktur ve bu bölgelere çadırlar ya da hatta sığınmacılar için yerleşkeler yapabilir.
Bu bağlamda Suriyeli ve Suudi kaynaklar Körfez Arap ülkelerinin Suriyeli sığınmacıları kabul etmediğini vurguladılar.
Burada dikkat çeken husus şu ki, Arabistan’da hâkim olan saltanata bağlı medya, Arabistan’ın Suriye’de savaşın başladığı günden itibaren iki milyondan fazla Suriyeliye ev sahipliği yaptığı ve Suriyelilerin onurunu ve haysiyetini korumak için onlara sığınmacı gibi davranmadığı ya da onları sığınma kamplarına yerleştirmediği ve bununla birlikte yüz bin Suriyeli üniversite öğrencisinin de Arabistan’da ücretsiz olarak eğitim gördüğü yönünde yalan haberler yayınladılar.
Özellikle Arabistan ve Katar olmak üzere bazı bölge ülkeleri Suriye krizinin çözümü gündeme geldiğinde çeşitli bahaneler üretiyorlardı. Eğer bu ülkeler gerçekten savaş ve kan dökülmesinin durmasını istiyorlarsa, ilk adım olarak teröristleri desteklemeyi bırakmalıdır.
Diğer bir tabirle, Suriye’de yaşanan huzursuzluğun nedeni olan ve bu ülkedeki hakim rejimi devirmek için durmadan çaba gösteren, teröristleri destekleyerek Suriye’nin çeşitli bölgelerinde huzuru yok eden ve Suriyelileri ülkelerini terk etmek zorunda bırakan taraflar, bu mültecilere ev sahipliği yapmayı asla kabul etmiyorlar.