Suudi Arabistan Türkiye’nin Halep konusunda Rusya ve İran ile koordinasyon sağlamasından dolayı büyük bir sürpriz yaşadı.

 

Edinilen bilgilere göre; Riyad’ın Türkiye’nin Ortadoğu’nun sıcak gelişmeleri konusunda duruşunu değiştirmesiyle birlikte şok yaşadığını ve bu durumun Suudi liderlerin daha fazla sürpriz yaşamamak için Suriye konusundaki açıklamalarında daha ihtiyatlı ve sakin davranmalarına neden olduğunu gösteriyor.

 

Riyad asla Moskova’da Türkiye, İran ve Rusya arasında Suriye’nin kaderini belirleyecek bir zirvenin düzenlenmesini beklemiyordu. Bu zirve geçen hafta salı günü düzenlendi. Riyad’ın asıl şaşkınlığı bir yıl öncesinde ve sonrasında Arabistan- Mısır ilişkilerinin bozulmasından sonra Ankara’ya umut bağlamış olmasıdır.

 

Kahire ve Riyad arasındaki ilişkilerin, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi’nin Suudi Arabistan’ın kendisini politikalarına ortak etmek değil de politikalarını takip ettirmek istediğini anlamasının ardından bozulmasıyla birlikte, Kral Salman Bin Abdülaziz ve Suudi Veliaht Yardımcısı Muhammed Bin Salman Mısır kaybını telafi etmek için, Türkiye’ye odaklandılar.

 

Askeri iş birliği yeni yaklaşımda önemliydi. Arabistan hava kuvvetleri Türkiye’de gerçekleşen “Işık-2016”, “Anadolu Kartalı” ve aynı zamanda “EFES” askeri tatbikatlarına katıldı. Aynı zamanda Türkiye Ordusu da Suudi Arabistan’daki “Kuzey Fırtınası” tatbikatlarına katıldı.

 

Bu ortak tatbikatlar ve aynı zamanda Salman Bin Abdülaziz’in Türkiye’ye ziyareti gibi karışlıklı olarak gerçekleşen görüşmeler ve Suriye’de İslami ülkelerin müdahalesinin liderliğini üstlenmek için Suudi-Türkiye koordinasyonu oluştuğu yönünde çıkan haberler, Suudi Dışişleri Bakanı’nın şu ifadeleri kullanmasına ortam hazırladı: “Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad askeri yolla ülkeyi terk edecektir”

 

Suudi liderler Türkiye’nin Esad ile mücadele etmek ve İran’ın emellerini engellemek için Riyad’ın Suriye’deki politikasının askeri bir kolu olduğu konusunda umutluydular. Bu güven Amerika’nın Ortadoğu’ya askeri öneminin azalması ve Rusya’nın bu bölgedeki nüfuzunun artması gibi özellikle uluslararası gelişmelerin gölgesinde çok fazlaydı. Arabistan’ın hırsı öyle bir boyuta ulaştı ki, bu ülke Türkiye’nin Yemen savaşını desteklemesini sağlamaya çalıştı.

 

Ama askeri gelişmeler, Rusya’nın Suriye’nin kaderini belirlemek için aldığı karar, Amerika’nın Kürtlerin Suriye’de hükümet kurmasını kolaylaştırma planları ve IŞİD’in Kürtlere karşı tutumunu değiştirmesi, Recep Tayyip Erdoğan’ın askeri ve siyasi yaklaşımını değiştirmesine, Rus koalisyonuna katılmasına ve dolaylı olarak Beşşar Esad’ın Cumhurbaşkanlığında kalmasını destekleyen kişiler arasında yer almasına neden oldu.