Mısır resmi gazetesinde yer alan habere göre, Cumhurbaşkanı Sisi, sınırda yeni tünel kazanlar ile kazılan tünelleri kullananlar hakkında 21/2015 sayılı yeni bir kanun çıkardı.
Söz konusu kanun maddesinde, "Ülkenin sınır bölgelerinde, tünel kazan, kazı için hazırlık yapan, yer altındaki tünel ve koridorlardan geçen ile tünelleri herhangi bir kesimle, yabancı bir ülkeyle ya da orada yaşayanlarla iletişime geçmek, ürün, malzeme ya da herhangi bir şey geçirmek için kullanan herkesin, müebbet hapis cezası ile cezalandıracağı" yer alıyor.
Kanunda ayrıca "Sınır bölgelerinde tünel kazıldığı, kazılacağı ya da kazılanların kullanılması hakkında bilgisi olan ve ilgili makamlara haber vermeyenlerin müebbet hapis cezasına çarptırılacağı, hapis cezasının yanında kullanılan suç aletlerine, tünelin yapıldığı bina, yapı ya da arazilerin mülkiyetine el konulacağı" kaydediliyor.
Mısır'da son yapılan anayasal düzenlemelere göre, Cumhurbaşkanı kanun hükmünde yeni bir karar çıkarabiliyor ve söz konusu kanun resmi gazetede yayınlandıktan sonra yürürlüğe giriyor.
TÜNELLER GAZE'NİN CAN DAMARI
İsrail ablukası altındaki Gazze'de demokratik seçimle işbaşına gelen Hamas'ın yönetimi devralmasının ardından, 2007 yılında Mısır-Gazze arasındaki Refah Sınır Kapısı ticari geçişler için kullanıma kapatılmıştı. İsrail ablukası ve söz konusu sınır kapısının kapatılması nedeniyle Filistinliler, temel ihtiyaçlarını giderebilmek için tünellere yönelmişti.
Mısır'da 3 Temmuz 2013'te gerçekleştirdiği darbenin ardından gelen yeni yönetim tarafından Filistinlilerin "can damarı" olarak gördüğü tünellerin büyük bir kısmı yıkılmıştı. Gazze-Mısır arasındaki çok sayıda tünelden, başta temel gıda maddeleri ve ilaç olmak üzere, canlı hayvandan otomobile kadar Gazze halkının ihtiyacı olan birçok malzemeyle akaryakıt geçiriliyordu.
Mısır'ın Sina Yarımadası'nda 24 Ekim 2014'teki saldırıların ardından, ordu, bölgedeki önlemlerini artırdığını açıklamıştı. Bu çerçevede uzunluğu 14 kilometre olan Mısır-Gazze sınırının sıfır noktasında bulunan yerleşim birimlerinin kaldırılıp bölge sakinlerinin başka yerlere taşınması ve bir kilometrelik "tampon bölge" oluşturulmasının planlandığı bildirilmiş daha sonra da ordu, sözü edilen bölgelerdeki evlerin yıkımına başlamıştı.