Çok sevgili Ehl-i Beyt dostları, sizleri Ehl-i Beyt’i Ali Abanın aşkı ve sevdasıyla selamlıyorum.

1375 yıl önce Hz. İmam Hüseyin Kerbela’da Yezit ordusunun karşısındaydı. Sordu:
-Beni tanıyor musunuz?
-Tanıyoruz, dediler. Peygamber torunu Hz. Hüseyin’sin.
-Abim Hz. Hasan’ı tanıyor musunuz?
-Onu da tanıyoruz, dediler.
-Peki, şefaat beklediğiniz dedem Muhammed Mustafa’nın; “Hasan ve Hüseyin cennet seyyidlerinin efendisidir,” diye buyurduğunu biliyor musunuz?
-Biliyoruz, dediler.
-Babam Hz. İmam Ali’yi, annem Hz. Fatima’yı tanıyor musunuz?
-Tanıyoruz, dediler.
-Âlemlerin rahmeti dedem Muhammed Mustafa; “Ali – Fatima ümmetimin seyyidleridir,” diye buyurdu mu?
-Evet, dediler.
-Ey Allah’ın zalimleri, o zaman beni ve evlatları mı niye hunharca şehit ediyorsunuz?
-Halifemiz emretti. Ulul emre karşı gelmek Allah’a karşı gelmektir,” dediler ve altın soy zincirinin son halkası olan İmam Hüseyin’i de şehit ettiler.
İktidar uğruna o ışığı da söndürdüler.

Aradan 14 asır geçti. İslam âlemi Kerbela’nın sırrına vakıf olamadı ve anlayamadı / çözemedi.

İmam Hüseyin’in yolu Hakkın yolu olduğunu bilmediler / bilmek istemediler.

İmam Hüseyin’in yolu dedesi Muhammed Mustafa’nın yolu olduğunu bilmek istemediler.

Bilinseydi bu gün etrafımız Kerbela olmayacaktı.

Bilinseydi, insanlar “Allahu Ekber” deyip kardeşinin kafasını kesip yüreğini yemeyecekti.

Bilinseydi, Muaviye ve melun Yezit’i hazret edip onları sevip, onlara benzemeyeceklerdi.

Bilinseydi, melun katilleri, Ehl-i Beyt taraftarları eylemlerinden dolayı lanetlerken, bazıları bunları yücelterek hazret edip ve de (r.a) etmeyeceklerdi.

Ne oldu? Kerbela’daki kan durdu mu? Halen akıyor ve de zulüm devam ediyor.

Mazlumların feryadı- figanı arşa yükseliyor.  Uygar dediğimiz dünya da bu zulmü seyrediyor.

Kerbela’daki zulüm seyredildiği gibi.

Peygamber çiçeği imam Hüseyin’in üzerine eğitip – donatıp melun katillerini gönderdiler.

Dün olduğu gibi bu gün de katilleri eğitip – donatıp müslüman bir ülkenin üzerine kafa kesmeye gönderiyorlar.

Tarih tekerrür ediyor.

Hakk ve hakikat ayaklar altına alınıyor.

İnsan hakları yerle bir ediliyor.

Oysa Hakk ve hakikate sığınılsaydı, Ehl-i Beyt’in bayrağı ve sancağı altına sığınılırdı.

Hz. Muhammed Mustafa’nın ve Ehl-i Beyt’in hüznüne sığınıp zulüm lanetlenirdi.

Allah’ın laneti zulüm yapanların ve zulümden yana olanların üzerine olsun.

Allah’ın laneti yezit gibi yaşayanların ve can yakanların üzerine olsun.

Ehl-i Beyt sevgisini bayrak edenlere selam olsun.

Ehl-i Beyt sevgisi tüm insanların birliğine, dirliğine vesile olsun.

Salat ve selam olsun Kerbela şehitlerine, şehitler şahı imam Hüseyi’ne, İmam Hasan’a,  İmam Ali’ye ve dedesi Muhammed Mustafa’ya ve tüm şehitlerimize selam olsun.
Saygılarımla…