İsrail ordusu, Gazze'de 3 farklı bölgeye hava saldırısı gerçekleştirdi. İlk saldırı Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'na ait eğitim kampına düzenlendi. İlk saldırıda can ve mal kaybı yaşanmadı.

Bundan kısa süre sonra ikinci saldırı Gazze'nin kuzeyinde bulunan bir parka gerçekleştirildi. 3 kişinin yaralandığı saldırı, yangın çıkmasına da neden oldu.

Refah kentine düzenlenen üçüncü saldırıda da bir ev yıkıldı, 4 kişi yaralandı.

İsrail ordu sözcüsü, "Hava saldırıları, Gazze'den Hamas tarafından gerçekleştirilen füze saldırılarına karşılık yapıldı. Hava saldırısında teröristlerin yetiştirildiği yerler hedef alındı" dedi.

'İSRAİL'E FÜZE ATILDI' İDDİASI

Gazze'den de İsrail'in batısındaki Sdot Nigif beldesine füze atıldığı iddia edildi.

İsrail radyosundan yayınlanan açıklamaya göre, Gazze'den atılan ve Sdot Nigif yerleşim birimi yakınındaki boş alana düşen füze, can ya da mal kaybına sebep olmadı. Füze saldırısının sorumluluğunu henüz üstlenen olmadı.

İsrail basını, füzelerin Filistinli gruplar tarafından fırlatıldığını öne sürerken, Hamas, İsrail ile geçen yıl Kasım ayında imzalanan ateşkese bağlı kaldığını vurguluyor.

Yerleşimlerin en az yüzde 75'i İsrail'de kalacak

ABD'nin İsrail-Filistin görüşmeleri özel temsilcisi, "barış" planında Batı Şeria'daki illegal yerleşimlerin en az yüzde 75'inin İsrail'de kalacağını söylerken, karşılıklı tanınma ve tazminat konularının da gündeme geleceğini belirtti.

ABD'nin İsrail-Filistin müzakerelerindeki özel temsilcisi Martin Indyk, ABD'deki Yahudi kanaat önderlerine bir brifing verdi.

Indyk, İsrail ile Filistin arasındaki çerçeve anlaşmasının Filistinli mülteciler için tazminat ödenmesini içerdiğini söylerken, aynı zamanda İsrail'in kuruluşundan sonra Arap ülkelerinden çıkartılan Yahudiler için de tazminat hakkının sağlanacağını belirtti.

Ancak anlaşma ile ilgili en önemli husus, İsrail işgali altındaki topraklar ve yasadışı yerleşimler. Indyk, anlaşmadaki toprak takasının sonucunda, Batı Şeria'daki yerleşimlerin yüzde 75 ila 85'inin İsrail egemenliği altında kalacağını kaydetti. Bu takasın, 4 Haziran 1967'deki Yeşil Hat sınırlarına dayanarak gerçekleşeceği iddia ediliyor. Ancak Filistin topraklarında yaşayacak Yahudi yerleşimcilerin statüsünün, son anlaşma sağlanana kadar belirsiz olacağı konuşuluyor.

ABD'nin desteklediği anlaşmadaki bir diğer husus da, İsrail'in on yıllardır uluslararası alanda kabul ettirmeye çalıştığı "Yahudi devleti" statüsü. Buna göre İsrail, "Yahudi halkının ulusal devleti" olarak tanımlanırken, Filistin de "Filistin halkının ulusal devleti" olarak tanımlanacak.

Ayrıca, anlaşmada bazı güvenlik düzenlemeleri de yer alacak. Ürdün ile Batı Şeria arasında bir tampon bölge oluşturulması gündemde.