Netanyahu yerleşim kararının, 'Filistinli tutuklular karşılığında tazminat' olduğunu savunuyor. Kirli oyunun, Washington'ın arabuluculuğunda onaylandığı öne sürülüyor.

ABD'nin arabuluculuğunda yeniden başlatılan barış görüşmeleri kapsamında İsrail'in Filistinli mahkumları salıverme sürecinde ikinci aşama da tamamlandı. İsrail hükümeti, Oslo Anlaşması'ndan önce mahkum ettiği Filistinlilerden 26 kişilik ikinci grubu daha serbest bıraktı. Ancak eşzamanlı bir açıklama yapan İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, Doğu Kudüs'teki Ramat Şlomo yerleşkesinde inşa edilecek bin 500 yeni yerleşim biriminin 'serbest bırakılan 26 Filistinli tutuklu karşılığında tazminat' olduğunu savundu. Son gelişmeler, Washington'ın, Filistinli tutukluların serbest bırakılması süreciyle paralel olarak İsrail'in yerleşim birimi inşaatına yeşil ışık yaktığını iddiaları doğrulanıyor. İsrail basını, Filistinli liderlerin de bu anlaşmadan haberdar olduğunu savunurken, Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas ise iddiaları kesin bir dille reddetti.

Süreci Baltalıyor

Filistinli mahkumlar için Ramallah'taki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın bulunduğu Mukataa Meydanı'nda resmi tören düzenlenirken, burada bir konuşma yapan Abbas, 'Tüm mahkumlarımız serbest kalana kadar mutlu olmayacağız. Son Filistinli mahkum serbest kalana kadar da İsrail ile hiçbir anlaşma yapmayacağız. Bu serbest kalan kardeşlerimiz İsrail'in yeni Yahudi yerleşim birimleri yapmalarına bedel değildirler' ifadesini kullandı. İsrail ve Filistin tarafı, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin yürüttüğü mekik diplomasisinin ardından 3 yıl aradan sonra geçen temmuz ayında Washington'da barış görüşmelerine yeniden başlamıştı. İsrail hükümeti de barış görüşmeleri öncesinde, 1993'te imzalanan Oslo Anlaşması öncesinde tutuklanan 104 Filistinli'nin kademeli olarak serbest bırakılacağını açıklamıştı. İsrail'in yeni yerleşim kararının, uzun bir kesintinin ardından yeniden başlayan barış görüşmelerini tehlikeye atabileceği belirtiliyor.

Yeniden tutuklama tehdidi

İsrail Başbakanlık Ofisi'nden yapılan yazılı açıklamada, serbest bırakılan tutuklulardan herhangi birinin tekrar kendilerine karşı karşıtı düşmanca bir tutum içine girmesi halinde yeniden tutuklanarak kalan cezasını çekmek üzere cezaevine koyulacağı uyarısı yapıldı. Son serbest bırakılan mahkumların ardından İsrail hapishanelerinde halen hükümlü ve tutuklu 4 bin 774 Filistinli bulunuyor.

Aşırı sağcı Yahudiler öfkeli

26 Filistinli mahkumun serbest bırakılması kararı İsrail'de gerginliğe neden oldu. Hükümeti oluşturan koalisyon ortakları arasında sert tartışmalar yaşandı. Ofer Hapishanesi önünde toplanan İsrailliler ise mahkumların tahliye edilmesi kararını protesto etti. Bir grup İsrailli de Yüksek Mahkeme'ye başvurarak tahliyelerin durdurulmasını istedi.

İşgal uluslararası hukuka hakaret

Birleşmiş Milletler'in işgal altındaki Filistin topraklarındaki İnsan Hakları Özel Raportörü Richard Falk, İsrail'in işgalinin ''uluslararası hukuka hakaret'' olduğunu söyledi. Raporunu BM komitesine sunan Falk, 1967'den bu yana devam eden işgal dolayısıyla Filistinlilerin uğradığı zararın tazmin edilmesi gerektiğini vurguladı. Falk, barış görüşmelerinin başarısız olması durumunda, Uluslararası Adalet Divanı'nın devreye girmesi gerekebileceğini de aktardı.