Venezuela Devlet Başkanı Maduro, Suriye'deki son gelişmeleri öğrenmek ve Venezuela halkına dayanışma mesajını iletmek için Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.

Suriye'deki son gelişmelere ilişkin görüş alışverişi yapılırken, Maduro, Venezuela halkının Suriye ile dayanışma içinde olduğunu ifade etti.

Suriye'deki krize siyasi çözüm bulunması gerektiğini belirten Maduro, ülkesinin özellikle Suriye halkına yönelik askeri saldırı tehditleri başta olmak üzere Suriye'ye herhangi bir yabancı müdahaleyi kesinlikle reddettiğini vurguladı.

Suriye'nin devlet, halk ve ordu olarak sergilediği mücadelenin takdire şayan olduğunu belirten Maduro, bu mücadelenin uluslararası dengeler haritasını değiştirdiğine dile getirdi.

Esad, Suriye halkıyla dayanışmalarından dolayı Venezuela halkı ve Maduro’ya teşekkürlerini ifade ederken, her iki halkın kendi bölgelerinde bağımsız kararlarının hegemonya altına alınmasına karşı mücadele ettiklerini ifade etti.

Cenevre Konferansı Kasım'da

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Moon, Suriye'deki siyasi geçiş süreci için tasarlanan barış konferansının Kasım ayında yapılacağını söyledi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin, Suriye'nin kimyasal silahlarıyla ilgili kararı onaylamasının ardından konuşan Genel Sekreter Ban Ki Moon, Suriye'deki siyasi geçiş için tasarlanan barış konferansını Kasım ayının ortalarında yapmayı planladıklarını açıkladı.

Moon, BM ve Arap Birliği Özel Temsilcisi Lahdar Brahimi'nin de muhalefet ve rejimi bir araya getirmek için konferans öncesi çalışma yürüteceğini söyledi.

"Tüm şiddet sona ermeli. Bütün silahlar susmalı" diyen genel sekreter, BMGK'nın Suriye'nin kimyasal silahları ile ilgili aldığı kararı selamladı.

Suriye'nin BM Daimi Temsilcisi Beşar Caferi, hükümetinin Cenevre görüşmelerine hazır olduğunu, daha geçen seneden Rusya'ya, Suriye delegasyonunda yer alacakların isimlerini verdiklerini belirtti.

Caferi, BMGK'nın kimyasal silah kararını "pozitif bir çaba" olarak değerlendirirken, bazı ülkelerin bu kararın olumsuz yanından yaklaşarak kendi beklentilerini uygun hale getirmeye çalıştıklarına dikkat çekti.

Caferi, Türkiye, Suudi Arabistan, Katar, İngiltere ve ABD'nin Suriye'ye silah akışını durdurması gerektiğini de söyledi.