Toplantının ardından MGK Genel Sekreterliği’nce yapılan yazılı açıklamada, ülke güvenliğini ilgilendiren iç ve dış gelişmelerin ele alındığı bildirildi. Bildiride, terörist faaliyetler ve oluşumlara karşı güvenlik güçlerinin cesur, kararlı ve fedakarane şekilde ve etkin iş birliğiyle yürüttükleri operasyonlar neticesinde terör örgütüne büyük darbe indirildiğinin altı çizildi. Bölücü terör örgütüne yönelik bu kararlı ve etkin mücadelenin önümüzdeki dönemde de taviz verilmeksizin her alanda sürdürüleceği bir kez daha teyit edildi.

Toplantıda, terör örgütünün istismar alanlarının ortadan kaldırılması amacıyla yürütülen kapsamlı çalışmaların gözden geçirildiği ifade edilerek, bu yöndeki çabaların da demokrasiden, hukuk devleti anlayışından ve evrensel değerlerden ödün verilmeksizin kararlılıkla devam ettirileceği kaydedildi.

ABD’nin çekilmesinin ardından Irak

Bildiride milletin, Van depreminin yaralarının sarılması gayretleri bağlamında somut olarak sergilediği takdire şayan birlik ve kardeşlik anlayışının, terör örgütünün hain hedeflerine ulaşmasına izin vermeyeceği vurgulandı.

Ayrıca bildiride, Irak’ın güvenlik ve istikrarına önem veren Türkiye’nin Irak’taki siyasi gelişmeleri yakından takip ettiği ve Irak halkının takdire şayan çabaları ve uluslararası toplumun katkılarıyla son yıllarda elde edilen önemli kazanımların yitirilmemesi için tüm Iraklıların birlikte gayret sarf etmesi gerekliliği dile getirildi. Bu kapsamda, ABD askeri güçlerinin çekilmesinin hemen ardından yaşanan siyasi krizin, çoğulcu demokrasi anlayışına ve hukukun üstünlüğüne saygı gösterilerek çözüme kavuşturulmasının önem taşıdığı ve bu doğrultudaki çabalara her türlü desteğin verileceği ifade edildi.

Irak’la terörle mücadelede somut mesafe kaydedilmesi gereğinin bir kez daha altının çizildiği bildiride, bu çerçevede Irak makamlarının terör örgütünün Irak’ın kuzeyindeki mevcudiyetinin sona erdirilmesini teminen etkin iş birliği sergilemeleri yönündeki kat’i beklenti de yeniden daha vurgulandı.

Suriye'nin geleceğini Suriye halkı belirlemeli

Bildiride, Suriye’de sivil halka ve muhaliflere yönelik şiddet ve yıldırma eylemlerinin bir an önce durdurulmasının ve Suriye’nin geleceğinin Suriye halkı tarafından belirlenmesinin önemine işaret edilerek, bu çerçevede, halkın meşru talepleri doğrultusunda demokratik geçiş sürecinin süratle başlatılması gerektiği belirtildi.

Fransa ile ilişkilerin bugünü ve geleceği

Toplantıda, Fransa’da iktidar partisi tarafından gündeme getirilen ve 22 Aralık 2011 tarihli Ulusal Meclis oturumunda hükümet temsilcisi tarafından da açıkça desteklenerek kabul edilen yasa teklifinin tüm boyutlarıyla ele alındığı aktarılan bildiride, anılan yasanın ifade özgürlüğüne, bilimsel çalışmalara ve ilgili uluslararası hukuk kurallarına aykırılığına dikkat çekildi. Bu gelişmenin, iki ülke arasındaki tarihe dayanan dostluk ilişkilerine büyük bir darbe vurduğu kaydedildi. Bu konuda hükümetin bu aşamada açıkladığı ve Fransa’nın atacağı adımlara bağlı olarak benimseyebileceği ilave tedbirlerin kararlılıkla uygulanmasının önemi vurgulandı.

Bildiride ayrıca tarihin, parlamentoların alacakları yanlı kararlarla yeniden yazılmasının yanlışlığının, bu kanun tasarısıyla daha vahim bir şekilde görülebildiği, Fransa’da aklıselimin hâkim olması ve bu hatalı adımdan geri dönülmesi yönündeki beklentinin sürdüğü ve bununla birlikte, tasarının kanunlaşması durumunda bu haksız tasarrufa her şekilde karşı çıkılmasının kararlaştırıldığı da ifade edildi.