Dünya Ehlibeyt Kurultayının düzenlediği 5. Genel Kongre buluşması için Tahran’daydık. Ehlibeyt dünyasının önde gelen ilim ve düşünce adamlarının bir araya geldiği ve 110 Ülkeden katılımın olduğu uluslararası toplantı dört gün sürdü. Toplantıda yapılan konuşmalarda bu büyük buluşmanın Ehlibeyt dünyasında güçlü birlikteliği pekiştirdiğini sorun ve sıkıntıların giderilmesinde güçlü rol oynadığının altı çizildi.

Oluşturulan komisyonlarda artılar ve eksiler masaya yatırıldı. Programın Meşhed bölümü çok etkileyici oldu. Konuklar için İmam Rıza (as)’ın türbesi kapatıldı. Misafirler kutsal mekânın görevlileri tarafından oluşturulan iki taraflı yol boyunca gül suyu sıkılarak büyük bir törenle karşılandı. Gözyaşlarının sel olup aktığı buluşmada Akşam namazı İran İslam İnkılâbının büyük lideri Hz. Ayetullah Hamanei’nin imametinde kılındı. Bu anlamlı törenin önemli ayrıntılarından biri de Ehli beyt dünyası arasında cereyan eden olaylar konusunda doğru bilgi akışın ve bu akışın çok iyi denetlenmesi yönünde yapılan tekitler oldu. Bu konuda Dünya Ehli Beyt kurultayının daha dikkatli olmasının önemi vurgulandı. İkinci önemli toplantı ise iki gün süren uluslararası İslami uyanış toplantısı oldu. 80 İslam ülkesinden 600 ilim ve düşünce adamlarının yanında siyasiler, kanaat önderleri, gazeteci ve akademisyenler katıldı. Bu toplantıyı zamanlama açısından büyük önem taşıyordu çünkü İslam dünyasında büyük halk hareketlerinin yaşandığı bir döneme rastlıyordu.

İran İslam İnkılabının dini lideri Hz. Ayetullah Hamanei’nin Dış ilişkiler sorumlusu Dr. Ali Ekber Velayeti tarafından düzenlenen konferansa 80 ülkeden 500'ü aşkın yabancı delege katıldı. İki günlük bu konferansın açılışında konuşan İran İslam İnkılâbının dini lideri Hz. Ayetullah Hamanei Amerika ile NATO nun İngiltere, Fransa ve İtalya gibi uzun zamanlar islam ülkelerini bölüp yağmalayan rejimlerin vaatlerine kanmamak gerektiği zira onların vaatler ve gülümsemelerinin ardında komplo ve hıyanetin gizlendiğini söyledi. Yetmiş yıl geçmesine rağmen neden Filistin'in Siyonistlerin pençesinden kurtulamadığı oysa balkan, batı Asya ve Kafkas ülkelerinin 80 yıl sonra eski Sovyetlerden kurtulduğunu söz konusu eden İslam inkılâbı rehberi İslam ülkelerinin böyle büyük işlere başvurma kapasitesine sahip olduklarını vurguladı. Ayetullah Hamanei, İslam inkılâbı rehberi İslami eğilimlerin kitlecilik ve gericilikten ayrıt edilmesi gerektiği üzerinde durarak, İslam yanlılığının aşırıcı cahil tutuculukla karıştırılmaması gerektiği gibi bu ikisi arasındaki sınırların belirginleşmesi gerektiğini söyledi. Toplantıda yapılan beş ayrı komisyonda İslami uyanışın geçmişi, temelleri ve kavramları, İslami uyanış sürecinde özel rol oynayan şahsiyetlerin tutumu, İslami uyanış akımlarının irdelenmesi, birleşik İslam cephesinin patolojisi, İslami uyanış dalgasının hedefleri ve İslami uyanışın ufukları üzerinde müzakereler yapıldı.

Toplantının ardından yayınlanan bildiride İslami uyanışın temelinin İslam'dan ve aynı zamanda halkların siyasi ve sosyal bütün alanlarda varlıklarını göstermesinden kaynaklandığının belirtildiği bildiride, izzete, milli ve İslami keramete dönmek, Müslüman milletlerin bağımsızlığı zarureti ve emperyalistlerin dayattığı, siyasi, iktisadi ve düşünce esaretten kurtulmanın ancak İslam ümmeti arasında vahdetle mümkün olabileceğine önemine değinildi. Sözkonusu bildiride, İslami uyanışta başta gençler ve kadınlar olmak üzere halkların bütün kesimlerinin çok önemli rolleri bulunduğuna vurgu yapıldı. Bildiride ayrıca bugün bölge ve dünyada yaşanan İslami uyanışın temelinde, 150 yıldan bu yana halklara yönelik yapılan zulme karşı verilen İslami düşünce ve hareketinin bulunduğuna temas edilirken, bugün bu hareketlerin gerçek yolundan saptırılması için düşmanların oyunlarının önlenmesi için birlik ve beraberliğe dikkat çekildi. Düşmanların İslami uyanış dalgasını önlemek için ılımlı savaş gibi değişik taktikleri uygulamaya koyduklarına dikkat çekilen bildiride, Müslüman milletlerin bugün geldikleri bu başarının devamını getirmeleri için dış güçlerden bağımsız hareket etmeleri gerektiğine vurgu yapıldı. Bildiride ayrıca, 1. Uluslararası İslami Uyanış Konferansı'na katılan ve bunun için dünyanın değişik yerlerinden gelen delegeler, konferansa ev sahipliği yapan İran İslam cumhuriyetine de gösterdiği yakın ilgi ve İslam dünyasının meselelerine verdiği önemden dolayı teşekkürleri yer aldı. Alınan ortak kararda genel sekreterliğine Aliekber Velayeti seçildi. Kurumun merkezinin de Tahran olması karara bağlandı.

Konferansın kapanış konuşmasını yapan İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ahmedinejat, Batılı devletlerin İslam ülkelerine karşı sömürücü ard niyetlerine dikkat çekerek şimdiye kadar yaklaşık 50 İslam ülkesi bir araya gelip Filistin lehine bir kararname çıkaramadığını, oysa Batılı devletler tüm Müslüman ülkelere karşı kararname çıkardığını, kendileri atom bombası yapıp kullandıkları ve başka ülkeleri tehdit ettikleri halde İran aleyhinde kararname çıkarıp yaptırım uyguladığını belirtti.

Yemen ve Pakistan gibi ülkelerde her gün birçok Müslüman’ın öldürüldüğünü belirten Ahmedinejad, acaba İslam İşbirliği Konferansı Pakistan’ın durumuna el atıp ecnebilerin müdahalesini engelleyemez miydi? Sorusunu gündeme getirdi. Ahmedinejad, bölge ülkelerinin meseleleri ancak bölge ülkelerinin çabaları ile çözümlenmesi gerektiğini, yoksa silah tüccarları bölge sorunlarını çözme niyeti ile buraya gelmediğini vurguladı.

Bu tarihi buluşmda Sünni -Şii ulemanın yan yana ve omuz omuza aynı düşünce etrafında kenetlenmesi ve vahdet içerisinde İslam coğrafyasından Emperyalizmin ve Siyonizmin elinin kesileceğinin güçlü işaretini gördük. Gelecek için ümitvar olmak gerekir.