İran'ın dört bir yanından İmam Humeyni'nin türbesine akan milyonlarca insan, anma törenlerinde yerini aldı. İmam Humeyni'nin torunu Hüccet'ül İslam Seyyid Hasan Humeyni, katılımcılara seslendiği konuşmasında İmam'ın faziletlerini anlattı.
Dünya ülkelerinin diplomatlarının yanı sıra bine yakın yabancı davetlinin de katıldığı törende konuşma yapan İslam Devrimi Lideri Ayetullah Ali Hamenei, İmam Humeyni'nin maneviyat ve ahlakından söz ederek uyarılarda ve tavsiyelerde bulundu.
Ayetullah Hamenei, Receb ayının başlaması dolayısıyla konuşmasının İmam Humeyni’nin siyasi ahlak, adalet ve maneviyat anlayışına değindiği bölümünde şunları söyledi:
“İnsan, özellikle ramazan ayının sonunda İmam’a baktığı zaman onda farklı bir nuranilik görürdü. O, hayatın Allah’a yakınlaşmak için sunduğu fırsatlardan pak ruhunu temizlemek için istifade ederdi. Başkalarına: ‘Biz Allah’ın huzurundayız, tüm alem Allah’ın mahzarıdır. Alem, Allah’ın tecellilerinin zuhur ettiği yerdir’ diye buyurur ve hereksi buna yönlendirirdi. O, ahlaka riayet ederdi ve herkesi de ahlaka riayet etmeye davet ederdi. İslam’ın manevi boyutunun önemli bir kısmı ahlaktan ibarettir. Günahtan, iftiradan, suizandan, gıybetten, suizandan, kalpleri birbirinden ayırmaktan uzak durmaktır. İmam, bu tür şeylere riayet eder, yetkililere de böyle yapmalarını tavsiye ederdi.
İmam bizlere mağrur olmamamızı, kendimizi halktan üstün görmememizi, kendimizi eleştiriden yüce ve kusursuz görmememizi tavsiye ederdi. Ülkenin bütün üst düzey yetkilileri İmam’dan şunu işitmişti: Bizde bir kusur buldukları zaman, ‘biz hata ve kusur işlemekten beriyiz, biz eleştirilerin üstündeyiz’ demeyelim.
İmam’ın kendisi böyle biriydi. O, yazılarında da konuşmalarında da defalarca ‘ben falan meselede hata yaptım’ demişti. Falan meselede hata yaptığını ikrar ederdi. Bu, çok büyük bir yücelik gerektirir. İnsanın böyle bir şey yapabilmesi, kendisinde hata ve kusur görmesi için yüce bir ruha sahip olması gerekir. İmam’ın maneviyatı, İmam’ın ahlakı işte buydu. İmam’ın bize verdiği derslerin en önemli boyutlarından biri budur.
Konuşmasının ilerleyen bölümlerinde bölgede yaşanan halk hareketlerine de değinen Ayetullah Hamenei, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da yaşanan gelişmelerin son derece önemli ve tarihi olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“Bu ülkelerdeki halk hareketlerinin üç önemli özelliği bulunmaktadır: Birincisi, İslami oluşu, ikincisi, ABD ve Siyonizm karşıtı oluşu, üçüncüsü de halk hareketi oluşu. Bu özellikler bu ülkelerin tümünde müşterektir…”
“Bizim bu halk hareketleri karşısındaki tutumumuz son derece açıktır. Nerede olursa olsun bir hareket İslami ise, halk hareketi ise ve Amerikan karşıtı ise biz o hareketlerin yanındayız. Ama Amerikalıların tahrikleriyle, Siyonistlerin tahrikleriyle bir hareketin başlatıldığını görüyorsak biz bu hareketin yanında yer almayız. Biz, ABD ve Siyonizm karşıtı hareketlerin yanındayız. Bir rejimi devirmek, bir ülkeyi işgal etmek için ABD’nin ve Siyonistlerin bizatihi sahaya indiği yerlerde biz, Amerikancı hareketlerin karşısında yer alırız. ABD, bölge halklarının çıkarını düşünmez, bölge halklarının menfaatine bir şey yapmaz, bu güne kadar nerde ne yaptıysa hep bölge halklarının aleyhine oldu. Bizim tutumumuz budur.”