Dünyanın her bir tarafından yapılacak Filistin’e dönüş eylem ve etkinliklerinin yanı sıra, Lübnan, Suriye, Ürdün ve Mısır’dan Filistin sınırlarına yüz binlerce Filistin gönüllüsü yürüyüşler düzenliyor.
Mısırlı gazeteci ve siyasi analist Abdülhalim Kandil, “İlk iki Filistin ayaklanmasından farklı olarak, önerilen Üçüncü İntifada’dan, tüm Arap dünyasının katılımı bekleniyor.
Süreç, Mart başlarında Facebook’da Filistin topraklarında süregelen İsrail işgaline karşı “Üçüncü İntifada” sayfasının açılmasıyla başladı. Arap-Filistin gruplarınca kurulduğu söylenen sayfada başlangıç tarihi olarak, 1948’de kurulmaktaki İsrail devletine zemin hazırlamak için yüzlerce bin Filistinlinin evlerinden söküldüğü 15 Mayıs veriliyor.
İki hafta içerisinde sayfaya 230 bin üyenin katılımı, İsrailli yetkililerin California-merkezli sosyal-ağ sitesine şikâyet etmesine neden oldu. 29 Mart’ta Facebook, içeriğinin “şiddeti desteklediğini” iddia ederek sayfayı kaldırdığında, 500 bin üyeye ulaşmıştı.
Sayfanın kapatılması, “Akdeniz’den Ürdün Nehri’ne kadar Filistin’e özgürlük” ve BM Güvenlik Konseyi’nin 1948’deki 194 Numaralı kararına göre “Filistinli mültecilerin vatanlarına dönmesi” çağrıları yapan başka sayfaların kurulmasına neden oldu.
Kısa süre sonra Arapça “Üçüncü Filistin İntifadası” (www.3rdintifada.com) kuruldu ve içeriğinde hareket planı yer aldı. Site, Cuma ve Cumartesi (13-14 Mayıs), batılı başkentler dâhil dünya genelinde İsrail büyükelçilikleri ve konsoloslukları önünde “Süregelen Filistin işgaline ve evlerinden sürülen milyonlarca Filistinlinin dönüşünün engellenmesine karşı öfkenin ifade edilmesi için” barışçıl gösteriler yapılması çağrısında bulundu.
“Özgürlük Pazarı” olarak adlandırılan 15 Mayıs’ta site, (şimdinin İsrail’i) “tarihi Filistin’e” doğru, Mısır, Suriye ve Lübnan’dan başlayan milyon-yürüyüş çağrısında bulundu. Ancak bu çağrı, İsrail’le tek diplomatik ilişkisi olan Arap devletleri Ürdün ile Mısır’daki İsrail büyükelçilikleri önünde gösteriler ile Suriye, Mısır ve Filistin bölgelerindeki İsrail sınırlarında eşgüdümlü yürüyüşlere küçültüldü.
Sitenin Mısır ayağının sorumlusu Kahire’den 26 yaşındaki Munib Muhammed, ilk planın “uygulamadaki güçlükler ve ilgili ülkelerdeki yerel hükümetlerle sürtüşmelerden kaçınma amacıyla” değiştirildiğini söyledi. Muhammed şöyle açıkladı.
“Mısır’da, ülkedeki şehirlerde 13 Mayıs’ta milyon-yürüyüşü çağrısı yapıyoruz. Katılımcılar daha sonra Kahire’nin Tahrir Meydanı’na gidecek. Orada önde gelen siyasi liderler, Filistin davası hakkında konuşacak. Tahrir’den Siyonist elçiliğe, BM Ofisleri’ne ve Siyonist sempatizanı çok-uluslu mağaza zincirlerine yürüyeceğiz.”
“Mısır İntifadası” adlı Facebook sayfasının da yöneticisi Muhammed, planlanan tüm etkinliklerin “barışçıl olduğunu” ve “(Mübarek’in devrilmesinin ardından ülkeyi yöneten) Mısır’ın Ordu Konseyi’yle koordinasyon içerisinde yürütüldüğünü” vurguladı. Muhammed, “Nihai amacımız, Mısır’ın Mübarek sonrası siyasi şartları altında Filistin’in barışçıl ve siyasi yollarla bağımsızlığına ulaşmasıdır” diye ekledi.
25 Ocak Mısır Devrimi’nde önemli rol oynayan 6 Nisan Grubu dahil diğer önde gelen devrimci gençlik grupları da eylemde katılacak. 6 Nisan Grubu medya sözcüsü İnci Hamdi şunları söyledi: “
“Filistin durumu, tüm siyasi spektrumdaki Arap ulusunda acının kaynağıdır. Bu nedenle aynı fikirdeki diğer gençlik grupları olarak, Tahrir Meydanı’nda başlayıp İsrail elçiliğinde son bulacak 13-15 Mayıs gösterilerine iştirak edeceğiz”.
Mübarek’in ayrılmasından sonra geçen 3 ay boyunca, Kahire’deki İsrail elçiliği ve İskenderiye’deki konsolosluğu önü çeşitli yürüyüşlere ve gösterilere sahne oldu. Buradaki eylemlerde planlanan yürüyüşün flamaları da yer aldı.
“Üçüncü İntifada”nın ilk planları arasında, 2007’den beri kapalı bulunan Refah sınır kapısından geçerek Gazze Şeridi’ne geçmeyi de içeriyordu. Mısır ordu yönetiminin geçen ay atadığı bakanın, sınırın sürekli olarak açılacağı sözünü vermesinin ardından bu plan iptal edildi.
Buna rağmen, Arap Doktorlar Birliği, Gazze’ye Refah Kapısı’ndan girmek için 15 Mayıs’ta insani yardım konvoyu yola çıkarmaya başladı. İsrail’in Gazze Şeridi’ne 5 yıldır uyguladığı ambargoya uygun olarak Refah’ın kapatılması, şeridi dünyanın kalanından soyutladı ve içindeki 1,8 milyon sakinini aşırı yoksunluk ve fakirliğe mahkum etti.
Şeridi yöneten ve İsrail’e silahlı direniş politikası yürüten Filistinli grup Hamas, alenen “Üçüncü İntifada” çağrılarını alenen benimsememesi özellikle önemli. Bu arada Hamas’ muhalifi Fetih’in lideri ve Filistin Yönetimi Başkanı Mahmut Abbas, İsrail’le gözden düşen “barış süreci” yanlısı ve açıkça bu düşünceye karşı çıkıyor.
Geçen hafta iki grup Kahire’de, 4 yıllık düşmanlığı sonlandırarak ortak ulusal hükümet kurmak için anlaştı. Şu an için yeni Filistin hükümetinin İsrail’le olan ilişkisinin direniş ya da görüşmeler mi olacağı belirsizliğini koruyor.
Kandil’e göre Hamas-Fetih uzlaşısının en büyük kazanımı, her iki grubun da artık, “Arap dünyasında görülen barışçıl devrimlerle koordine olabileceği”. Planlanan “Üçüncü İntifada”nın, Tunus ve Mısır’da gerçekleşen başarılı Arap ayaklanmalarından çıkarılan dersleri de uygulayacağını vurguladı.
Kandil, “İsrail’in kaçınılmaz şiddetli tepkisine rağmen Filistinliler hep birlikte ve azimle barışçıl gösteriler düzenlerse ve bunlar Arap ve batı başkentlerinde eşgüdümlü gösterilerle desteklenirse İsrail’in işgal günleri sayılı olabilir” dedi.
İlk Filistin intifadası 1987’den 1993 Oslo Anlaşması’na kadar sürdü. İkinci daha şiddetli Filistin ayaklanması 2000’de başladı ve İsrail’in 2005’te Gazze’den çekilişine kadar sürdü.
14 Mayıs 2011