Coşkun'un köşesinde yayınladığı görüşlerini sizlerle paylaşıyoruz:

"Mısır isyanına destek verildi.

Kaddafi'yi bitirmek için Libya'ya bomba yağdırıldı.

Peki ya Bahreyn?

Neden Bahreyn'deki halk ayaklanmasına destek verilmiyor?

Neden Melik Hazretleri'ne ses çıkarılmıyor?

Bırakın destek vermemeyi, ses çıkarmayı...

Neden sokağa çıkan halk dururken sokağa çıkan halkı ezen yönetime destek veriliyor.

Tahrir Meydanı'nda halka destek veren Batı İttifakı, neden İnci Meydanı'nda yönetime destek veriyor?

Neden Bahreyn tankları yetmezmiş gibi Suudi tankları da yürütülüyor göstericilerin üzerine...

Hadi hepsini geçtik...

Neden “Kimsesizlerin kimi” olma iddiasındaki Başbakan Tayyip Erdoğan'dan, “Ey Melik... Hop! Dur bakalım...” falan diye bir haykırış yükselmiyor?"

Bahreyn ve Suud kralları halkı sindirme konusunu görüştü

Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdülaziz Al-i Suud’un Bahreyn Kralı Hamed Bin İsa Al-i Halife’yle bir telefon görüşmesinde bulunduğu bildirildi.

Kuveyt haber ajansının bildirdiğine göre, söz konusu iki ülke Kralları bu telefon temaslarında ikili münasebet konusunu görüştüler.

Suudi Arabistan haber ajansı da bu haberi yayınlarken görüşmenin içeriği hakkında ayrıntı vermedi.

Uzmanların çoğu, Suudi Arabistan’ın Bahreyn’e güvenlik gücü sevketmek ve bu ülke hükümetinin devrilmesini önlemekle gerçekte Bahreyn’in hakimiyet hakkının kuşku altına alınmasına sebep olduğu ama bu girişimine karşılık olarak Bahreyn’den bir takım imtiyazlar kopardığına inanmaktalar.

Buna göre, bu telefon temasında iki tarafın daha çok Bahreyn halkının kıyamının sindirilme yolları ve önümüzdeki günlerde meydana gelebilecek muhtemel gelişmeleri görüştükleri düşünülüyor.