Barak, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ile görüşmesinin ardından gazetecilere açıklama yaptı.
Genel Sekreter Ban ile Orta Doğu'daki durumu, barış görüşmelerinin ileriye gitmesinin önündeki zorlukları ve barış sürecinin devam etmesi gibi konuları ele aldıklarını ve görüş alışverinde bulunduklarını belirten Barak, Ban'a, Gazze'deki ablukanın yumaşatılması ve Gazze'ye mühimmat, silah, savaş malzemeleri olmadığı sürece malların girişine izin verilmesi konusundaki İsrail kararıyla ilgili bilgi verdiğini söyledi. Barak, Gazze'ye giren mallarla ilgili "beyaz listeyi" "kara listeye" çevirdiklerini, yani ancak yasaklı malların Gazze'ye giremeyeceğini ifade etti.
Barak, Batı Şeria'ya da giden malların önce Aşdod limanına gittiğini, aynı uygulamanın Gazze için de sözkonusu olacağını, bu aşamada malların girişi konusunda tamamen açık bir politikayı izleyemeyeceklerini belirtti.
"Çünkü Gazze, hala terörist grup Hamas'ın yönetimi altında, onlar bizim sivillerimize karşı kullanmak üzere roketleri ellerinde biriktiriyorlar" diye konuşan Barak, Gazze'deki 1,5 milyonluk halka karşı olmadıklarını, bu halkın neredeyse tamamının suçsuz olduğunu söyledi.
"Ancak ısrarla belirtmeliyim ki Gazze'de hiçbir zaman insani kriz olmamıştır, 1,5 milyonluk insan arasında sadece tek bir kişi güneş ışığından, akrabalarını görmekten, temel insan haklarından mahrumdur, o da İsrailli asker Gilad Şalit'tir" diyen Barak, Şalit'in serbest bırakılması konusunda uluslararası baskının olması gerektiğini söyledi.
"Gazze'ye yeni gemilerin terör örgütlerinin desteğiyle geleceği" yönünde haberler olduğunu belirten Barak, şöyle devam etti:
"Bunu yapmak sorumsuzluktur. Biz daha önceki filoya da yaptığımız gibi buna da Aştod Limanı'ndan gitmelerini isteyeceğiz, biz Gazze'ye direk gidişi kabul edemeyiz. Lübnan limanından gelecek herhangi bir gemi konusunda Lübnan hükümetini sorumlu tutarız, çünkü şiddete yol açacak gerginlik yaşanabilir, bu da tamamen gereksizdir."
Barak, Gazze'ye insani yardım açısından geçişin dün de bugün de açık olduğunu, Mavi Marmara olayında da açık olduğunu iddia etti.
Genel Sekreterle Mavi Marmara olayıyla ilgili uluslararası soruşturma açılması konusunu da ele aldıklarını bildiren Barak, şöyle dedi:
"Genel Sekretere, 'Şu anda, yeni gemiler Gazze'ye gelme hazırlığındayken, bunu belirli bir zamana bırakmak daha iyi olur' dedim. Biz kendimiz bağımsız soruşturmamızı başlatıyoruz, soruşturmanın güvenilir ve bağımsız olacağına inanıyoruz, bu soruşturmanın yapılmasına izin verilmelidir."
Ancak başta İsrailli muhalifler olmak üzere uluslar arası insan hakları organizasyonları oluşturulan komisyonun İsrail'e temize çıkarmaya odaklandığını, bu komisyondan çıkacak sonucun hiçbir şekilde bağımsız olamayacağına işaret ediyor.
BM kulislerinde, Barak'ın Ban ile başbaşa görüştüğü konuşuluyor.