Zeynebiye - Ehlibeyt Dünyasının Gündemi | Türkiye Caferileri

Hz. Zeyneb (sa)'i Anarken

Kerbela'nın mesajını günümüze taşıyan İmam Ali (as)'ın kızı Hz. Zeyneb (sa) doğum yıldönümünde İslam dünyasının dört bir yanında programlarla anılıyor. 

16 Nisan 2010
Hz. Zeyneb (sa)'i Anarken

18 Nisan Pazar günü İstanbul Tahtakale'de Hz. Zeyneb'in ismiyle müzeyyen Zeyneb-i Kubra Camii'nde öğle namazının ardından program düzenlenecek. Programa İstanbul'un çeşitli yerlerinden Ehlibeyt alimlernin ve Ehlibeyt dostlarının katılımı bekleniyor.

Hz. Zeyneb (sa) aynı günün akşamında ise Zeynebiye'de anılacak. Zeynebiye Camii'ndeki program, akşam namazının ardından gerçekleştirilecek.

_________________________

Ey Zeyneb!

Ey damaklarda, amaçlar için, Ali’nin dili!

Kendi halkına söyle!

Ey kadın!

Ey mertlere, cesurlara bu sıfatları öğreten!

Senin aşk ve derdini can ve gönüllerinde duyanlar sana muhtaçtırlar. Hem de her zamankinden çok... Bu eski ve yeni sömürünün, bozulmuş gelenek ve kurumların, modernist ilericilerin oyuncağı olanları; Bir şehrin başındaki güçlü feryadın gibi bir feryatla, Kasvet ve vahşet şehrini, -ki şehri onunla ezmiştin- bir sarayın temellerini, -saltanat ve cinayetin sarayını sallamış, titretmişsin!- karıştır, sinirlendir, canlandır! Tâ ki kendi kendilerine canlanıp sinirlenerek, etraflarını saran örümcek ağı perdelerini yırtıp parçalayabilsinler. Tâ ki bu kötü ve yıkıcı tufanın çağdaş biçimine karşın, durmayı öğrensinler!

Bu korkunç ve tehlikeli makinayı, -ki bu onlardan, insanlardan- yeni oyuncaklar yapmak için, sonra yeni sömürü düzeni kurmak, modern uyutmalar için, başıboş günleri artırmak için, sermayedarların piyasaya sunduklarını ihtirasla yutabilmek için, burjuvazinin zevk verici yoğun hevesleri için, ruhsuz yeni soyluluğun daha ilginç görünümü olan yalnızlık, tecrid ve unutulmuşluğu için müreffeh toplumu hedefleyen bomboş bir yaşamla uğraşmak için yapılmıştır- kırıp parçalasınlar!!

Ve kendilerini eskinin saygın köleliğinden, yeninin saygın piyasasından – senin mesajının parıltılarıyla- kurtarsınlar!

Ey amaçta Ali’nin dili!

Ey Hüseyin’in mesajı gönül ve beyninde olan.

Ey Kerbela’dan gelerek şehitlerin mesajını, tüm cellat ve canilerin baskılarına rağmen tarihin kulağına ulaştıran!

Ey Zeyneb!

Bize söyle !

Başınızdan geçeni söyleme!

O kan kırmızısı çölde ne gördüğünü söyleme! Orada, cinayetlerin ulaştığı doruk noktasını da söyleme! O günün acısından sonra, Fırat’ın kenarında, Allah’ın insanı melekleri niçin secde ettirdiğini de söyleme! Ve Fırat sahilindeki gösteriyi ve durumu da söyleme!

Evet, Zeyneb!

Düşmanlarının ne yaptığını da , dostlarının tavrını da söyleme!

Evet, ey Hüseynî devrimin mesajı!

Biz biliyoruz, Biz, hepimiz, işitmişiz. Senin Kerbela ve şehidler mesajını dürüstçe ulaştırdığını biliyoruz. Sen kendi varlığında söz üreten bir şehidsin! Tıpkı damla damla kanıyla söz söyleyen şehid kardeşin gibisin sen.

Fakat söyle ey bacı!

De ki “ne yapalım?” Bir an bak ki biz ne çekiyoruz? Kulağını bir anlık bize ver ki, kendi isteklerimizi sana ulaştıralım.

Ey sevgili ve güçlü bacımız!

Ey kardeşinin emin ulağı! Kerbela’dan gelerek tarih süresince tüm nesillere şehidlerin mesajını ulaştıransın! Sen şehidliğin kıpkırmızı bahçelerinde yeni açılmış güllerin kokusunu can ve elbisesinde taşıyansın.

Ey Ali’nin kızı!

Ey esirler kervanının komutanı! Bizi de bu kafilenin izinde kendine ulaştır!

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.