Başbakan Erdoğan, İsrail'i bu kez de Goldstone Raporu'yla vurdu. Başbakan Erdoğan, İtalya temaslarının son gününde, FAO Direktörü Jacques Diouf'un onuruna verdiği öğle yemeğine katıldı. Erdoğan, daha sonra Ambasciatori Otel'de basın toplantısı düzenleyip, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Basın toplantısının öne çıkan açıklamaları şunlar oldu:

"Biz Suriye-İsrail arasındaki barış görüşmelerinde 5'inci raundunu gerçekleştirmiştik. 5. raundun haftasında Gazze saldırısı oldu ve görüşmeler bitti. Şimdi Fransa'nın bizim üstlendiğimiz görevi üstlenmesi için… Sayın Esad, kabul etmeyeceklerini söyledi. İsrail ise bu konuda bize güvenmediği noktasındaki yaklaşımıdır. Biz, zaten durumdan vazife çıkarmanın gayreti içinde değiliz. Bundan önce nasıl beş raundda İsrail'in o zamanki Başbakanı Olmert güveniyordu ama şimdi Netanyahu güvenmiyor. Bu, kendi bileceği iştir, beni çok fazla bağlamaz. Ben işimi bilirim. İşimi yaparken sadece adalet esasına bakarım.

Olaya, bir dinin mensubu olarak da bakmam sadece insan olarak bakarım. İnsan Hakları Beyannanesi'nden bakarım. İnsanlığın ortak değeleri açısından bakarım. İsrail'in Gazze'de yaptıklarıyla ilgili olarak Richarg Goldstone'nin raporu ortadadır. Bu raporun içindeki tespitlerden nasıl sıyrılacaklar önce ona baksınlar. Bunun hesabını insanlığa vermeleri gerekir."

BM tarafından İsrail'in Gazze'ye saldırısı üzerine Güney Afrikalı hukukçu Richard Goldstone tarafından hazırlanan rapor, BM Genel Kurulu'nda okunup onaylanmıştı. Raporda, İsrail'in savaş suçu işlediği vurgulanıyor.

AB BAŞKANI ÖNYARGILI OLMASIN

"Lizbon Anlaşması uyarınca Avrupa Birliği'ne 5 yıl boyunca görev yapacak başkanın seçilmesi, AB'nin karar alma sürecine çok çok güçlü katkı sağlayacaktır. AB'nin geleceğiyle alakalı önyargıları olmayan ve objektif bakış sergileyebilen isimler seçilebilirse bu sadece Türkiye için değil AB için de çok çok faydalı olacaktır. Ama önyargılı siyasiler seçilirse AB'nin üzerindeki o netliği ve ona bakışı gölgeleyecektir. Şu anda sonuçlandırma müzakerelerini yürüten ülkeleri de olumsuz etkileyecektir."

G-8'İ SAVUNDU

Başbakan Erdoğan, Dünya Gıda Zirvesi'ne G-8 ülkelerinden temsilci katılmamasına yönelik eleştirilerin hatırlatılması üzerine ise şöyle konuştu: Zirveyi G-8 ülkelerinden birinde yapıyoruz. Burası işin anlamlı boyutu. İtalya'da zirvenin yapılması bu zirveye ayrı bir güç katmıştır. Katkı verip FAO'yu daha etkin hale getirirsek, dünyadaki 1 milyarı aşkın insanın açlığını gidermede önemli yol alırız. 'Burada G-8 yok' dersek G-8'e haksızlık olur. Son G-8 toplantısında Afrika ülkelerine yönelik alınmış yardım yapma kararı var. G-20'de de bu konu gündeme geldi. AB adına Sayın Barosso bu zirveye katıldı. Fransa FAO Konseyi'ne başkanlık için hazırlanıyor; demek ki önemsiyorlar."

SİLAHA AYRILAN PARAYI ÖRNEK GÖSTERDİ

"Maalesef, silah devi ülkelerin silah tüketimi noktasında şu anda bir trilyon doların üstünde savunma sanayine rakamın harcandığını görürsek, felaketin boyutlarını anlamamak mümkün değil. Tüm insanların başta gelişmiş ülkeler olmak üzere silah sanayine, savunma sanayine yapılan yatırımların, eğitim, sağlık gıda gibi sektörlere yapılmak suretiyle insanlığın şu andaki karanlık yapısını aydınlık yarınlara çevirebilmesi için bazı adımlar atması gerekir diye düşünüyorum. G-8'in 5 daimi üyesinin üzerinden çok çok büyük görevler var. G-20 ülkelerinin de bunu hassasiyetle takip etmesi gerekir diye düşünüyorum. Başta Afrika olmak üzere aç sefil insanların yaşadığı ülkelere elimizi uzatmalıyız. Balık ikram etmek yerine balık tutmayı öğretmeliyiz."