Tunceli'de Alevilik Araştırma Merkezi Tunceli Üniversite'sinde açılan merkezde Alevi kültür ve inanışı üzerine araştırmalar yapılacak.
Tunceli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Durmuş Boztuğ, İl Kültür Merkezi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, Rektörlük olarak YÖK'e başvurularının kabul edilmesinin ardından Edebiyat Fakültesi bünyesinde Türkiye'nin ilk Alevilik Uygulama ve Araştırma Merkezi'ni açtıklarını söyledi.
Benzer merkezlerin Türkiye'deki diğer üniversitelerde de bulunduğunu belirten Boztuğ, şöyle konuştu:
''Örneğin Gazi Üniversitesinde Türk Kültürü Hacı Bektaş Veli Araştırma ve Uygulama Merkezi var. Bir diğeri de Çorum Hitit Üniversitesi'ndeki Hacı Bektaş Veli Araştırma ve Uygulama Merkezi'dir. Biz ise üniversite bünyesinde kurduğumuz merkeze, doğrudan Alevilik Uygulama ve Araştırma Merkezi ismini uygun bulduk. Çünkü Alevi inanç grubuna mensup yurttaşlarımız, ülkemizin önemli bir bileşenini oluşturmaktadır. Bu yurttaşlarımızın yoğunlukla yaşadığı ortam olan Tunceli'de böyle bir araştırma ve uygulama merkezinin önemli olacağını düşünüyoruz.''
ALEVİ KÜLTÜR VE İNANIŞI, KAYIT ALTINA ALINACAK
Prof. Dr. Boztuğ, merkezin Alevi kültür ve inanışını yazılı olarak kayıt altına alacağını bildirdi.
Alevilerin dinsel motiflerindeki edebi eserlerin daha çok sözlü edebiyat şeklinde olduğunu ifade eden Boztuğ, şunları kaydetti:
''Bunlar babadan oğula, dededen toruna geçerken erozyona uğruyor, kayboluyor. Bunları gelecek nesillere sağlıklı şekilde aktaramıyoruz. Ama kurduğumuz merkezde, Alevi inanç grubundaki yurttaşlarımızın din motiflerindeki edebi eserleri toplayıp, derleyip, yazılı hale getirip, dijital ortamda saklayarak gelecek kuşaklara kalıcı eser olarak taşımak istiyoruz. Dinsel motiflerinin yanında semahların uygulanması ve benzeri konularda da araştırmalar yapacağımızdan, merkezimizin adını Alevi Araştırma ve Uygulama Merkezi koyduk.''
Rektör Boztuğ, merkezde ilahiyatçı, sosyolog, psikolog, felsefeci ve tarihçiler ile Türk dili edebiyatı, halk bilimi ve doğu dilleri uzmanlarının görev yapacağını belirtti.
''ALEVİ DEDELERİNDEN DE YARARLANACAĞIZ''
Bir gazetecinin ''merkezde Alevi dedelerinin de görev alıp almayacağını'' sorması üzerine Prof. Dr. Boztuğ, şunları söyledi:
''Alevi dedelerinden de yararlanacağız. Alevi inanç grubuna mensup yurttaşlarımıza baktığımızda, inanç ve kültürel motifler anlamında homojen olmadıklarını görüyoruz. Farklı değerlendirme ve farklı yorumlara sahip olanlar var. Biz bunları da kendi içlerinde ayrıştırma yerine bu farklılıkları, Alevi yurttaşlarımız arasında Aleviliği farklı yorumlayanları da zenginlik olarak göreceğiz. Herkesi bağrımıza basıp, kucaklayıp, Aleviliği farklı şekilde yorumlayan vatandaşlarımızın da merkezimizde kendilerini ifade etmelerini, araştırmalarını yapmalarını sağlayacağız. Çünkü farklı fikirler demokratik ortamda, bilimsel ortamda serbestçe tartışılacak ki doğrulara daha kolay yaklaşabilelim.''
''Demokratik açılım'' konusuna da değinen Boztuğ, şunları kaydetti:
''Demokratik açılım Kürt, Alevi, azınlıklar değil tüm açılımları kapsamaktadır. Ülkemiz ekonomik olarak gelişiyor ve ilerliyor. Bugün Türkiye, dünyada en gelişmiş 20 ekonomi arasında. Hayat düzeyiyle, ekonomik ve sosyal düzeyiyle Türkiye büyüyor, gelişiyor. Türkiye geliştikçe, büyüdükçe farklılıklarını zenginlik olarak görmeye başladı. Şu anda bunu yaşıyoruz.''
Dünyabülteni
Tunceli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Durmuş Boztuğ, İl Kültür Merkezi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, Rektörlük olarak YÖK'e başvurularının kabul edilmesinin ardından Edebiyat Fakültesi bünyesinde Türkiye'nin ilk Alevilik Uygulama ve Araştırma Merkezi'ni açtıklarını söyledi.
Benzer merkezlerin Türkiye'deki diğer üniversitelerde de bulunduğunu belirten Boztuğ, şöyle konuştu:
''Örneğin Gazi Üniversitesinde Türk Kültürü Hacı Bektaş Veli Araştırma ve Uygulama Merkezi var. Bir diğeri de Çorum Hitit Üniversitesi'ndeki Hacı Bektaş Veli Araştırma ve Uygulama Merkezi'dir. Biz ise üniversite bünyesinde kurduğumuz merkeze, doğrudan Alevilik Uygulama ve Araştırma Merkezi ismini uygun bulduk. Çünkü Alevi inanç grubuna mensup yurttaşlarımız, ülkemizin önemli bir bileşenini oluşturmaktadır. Bu yurttaşlarımızın yoğunlukla yaşadığı ortam olan Tunceli'de böyle bir araştırma ve uygulama merkezinin önemli olacağını düşünüyoruz.''
ALEVİ KÜLTÜR VE İNANIŞI, KAYIT ALTINA ALINACAK
Prof. Dr. Boztuğ, merkezin Alevi kültür ve inanışını yazılı olarak kayıt altına alacağını bildirdi.
Alevilerin dinsel motiflerindeki edebi eserlerin daha çok sözlü edebiyat şeklinde olduğunu ifade eden Boztuğ, şunları kaydetti:
''Bunlar babadan oğula, dededen toruna geçerken erozyona uğruyor, kayboluyor. Bunları gelecek nesillere sağlıklı şekilde aktaramıyoruz. Ama kurduğumuz merkezde, Alevi inanç grubundaki yurttaşlarımızın din motiflerindeki edebi eserleri toplayıp, derleyip, yazılı hale getirip, dijital ortamda saklayarak gelecek kuşaklara kalıcı eser olarak taşımak istiyoruz. Dinsel motiflerinin yanında semahların uygulanması ve benzeri konularda da araştırmalar yapacağımızdan, merkezimizin adını Alevi Araştırma ve Uygulama Merkezi koyduk.''
Rektör Boztuğ, merkezde ilahiyatçı, sosyolog, psikolog, felsefeci ve tarihçiler ile Türk dili edebiyatı, halk bilimi ve doğu dilleri uzmanlarının görev yapacağını belirtti.
''ALEVİ DEDELERİNDEN DE YARARLANACAĞIZ''
Bir gazetecinin ''merkezde Alevi dedelerinin de görev alıp almayacağını'' sorması üzerine Prof. Dr. Boztuğ, şunları söyledi:
''Alevi dedelerinden de yararlanacağız. Alevi inanç grubuna mensup yurttaşlarımıza baktığımızda, inanç ve kültürel motifler anlamında homojen olmadıklarını görüyoruz. Farklı değerlendirme ve farklı yorumlara sahip olanlar var. Biz bunları da kendi içlerinde ayrıştırma yerine bu farklılıkları, Alevi yurttaşlarımız arasında Aleviliği farklı yorumlayanları da zenginlik olarak göreceğiz. Herkesi bağrımıza basıp, kucaklayıp, Aleviliği farklı şekilde yorumlayan vatandaşlarımızın da merkezimizde kendilerini ifade etmelerini, araştırmalarını yapmalarını sağlayacağız. Çünkü farklı fikirler demokratik ortamda, bilimsel ortamda serbestçe tartışılacak ki doğrulara daha kolay yaklaşabilelim.''
''Demokratik açılım'' konusuna da değinen Boztuğ, şunları kaydetti:
''Demokratik açılım Kürt, Alevi, azınlıklar değil tüm açılımları kapsamaktadır. Ülkemiz ekonomik olarak gelişiyor ve ilerliyor. Bugün Türkiye, dünyada en gelişmiş 20 ekonomi arasında. Hayat düzeyiyle, ekonomik ve sosyal düzeyiyle Türkiye büyüyor, gelişiyor. Türkiye geliştikçe, büyüdükçe farklılıklarını zenginlik olarak görmeye başladı. Şu anda bunu yaşıyoruz.''
Dünyabülteni