Zeynebiye - Ehlibeyt Dünyasının Gündemi | Türkiye Caferileri

Çerkesler Yarın Meydanlara Çıkıyor

K. Kafkasya halkları, Rus Çarlığı döneminde kendilerine karşı başlatılan soykırımı anlatmak için meydanlara çıkıyor. 

23 Mayıs 2009
Çerkesler Yarın Meydanlara Çıkıyor

Rus Çarlığı'nın bir insanlık suçu olarak Çerkes halklarına uyguladığı soykırım ve sürgün, 145. yılında yapılacak bir dizi etkinlikle protesto edilecek.

Kafkasya Forumu tarafından organize edilen program yarın saat 13'de Taksim tramvay durağı önünde toplanılmasıyla başlayacak. Ellerinde 'Çeçen soykırımını durdurun', 'Özgür Çerkesya', 'Özgür Kafkasya' ve 'Dünya, Çerkes soykırımını tanısın' pankartlarıyla kortej halinde Rus konsolosluğuna yürüyecek eylemciler, burada da bir basın açıklaması yapmayı planlıyor. Eylem, Rus konsolosluğunun kapısına bırakılacak siyah bir çelenkle son bulacak.

Kafkasya Forumu üyesi Abrek Ünlü geçmiş yıllarında Çerkeslere uygulanan soykırımın 'sürgün' olarak yanlış algılandığını bu yanlış algının kırılması için bu olayın soykırım olarak anılmasını gerçekleştirecekleri gösteriyle anlatacaklarını söyledi. Abrek Ünlü, Çerkes soykırımını siyasal anlamda soykırım olarak anılmasını sağlamak için  bu gösterinin önemine dikkat çekti. Abrek Ünlü Kafkasya'daki diğer halklara uygulanan soykırımı da düzenleyecekleri gösteride anacaklarını belirtirken, gösterinin Kafkas halkları için çatı görevi yapacağını kaydetti.

Kuzey Kafkasya üzerine araştırmalar yapan ve yazılanr yayınlayan Erol Karayel ise bu gösterinin bir milat olacağını belirterek, Türkiye'deki Çerkes diasporasında yaşayan Rus işbirlikçilere dikkat çekti. Bunları, "Ruhunu Şeytana Satmış Çarların Yeni Temsilcileri' olarak niteleyen Erol Karayel şunları söyledi: "145 yıl önce Rusların bizi ittiği ölüm girdabı, zamanı unufak etti ama bizi öğütemedi. Sürgünlere rağmen varolacağız.  Şehitlerimize hiç ihanet etmedik, işgale hiç rıza göstermedik, bayrağı hiç yere düşürmedik."

Karayel, üç sene öncesine kadar Çerkes diasporasının, durumlarını sürgün olarak nitelediğini ama yeni jenerasyonun gerçek kavramı bularak, soykırım realitesine vurgu yaptığını özellikle vurguladı. Erol Karayel, 'Çerkeslerle ilgili terminolojinin daha yeni yerine oturmaya başladı' ifadesini kullandı.

Birleşik Kafkas Derneği BİRKAFFED tarafından tüm siyasilere gönderilen bir bildiride de Kafkasya'daki Rus soykırımının dünyaça tanınması istendi.

Birleşik Kafkas Dernekleri Federasyonu başkanı M.Ata KATI imzasıyla yayınlanan bildiride şu ifadeler kullanıldı: "145 yıl önce Rusya'nın Kafkasya'da askeri hâkimiyeti tesis etmesinden sonra 21 Mayıs zafer günü olarak kutlanmaya başlandı. Kafkasya'da yaratılan sürgün şartlarının sonucunda göçe zorlanan 1,5 milyon insanın yarısına yakını çeşitli sebeplerle hayatını kaybetti. Üzerinde Kafkasyalıların yaşadığı bir coğrafyada mutlak hâkimiyet sağlayamayacağını çok iyi değerlendiren Rusya yetkilileri çeşitli bahanelerle Kafkas halklarını yok etmek için soykırım planlarını zaman zaman uygulamaya koymaktadır.

Bu cümleden olarak: 21 Mayıs 1864 sürgününde 1,5 milyon kişi yurdundan sürülmüş ve bunun yarısına yakını hastalık, açlık ve kötü yaşam şartlarından hayatını kaybetmiştir.

3 Kasım 1943 sürgününde, 120,000 Karaçay-Balkar Kazakistan ve Kırgız step ve bozkırlarına sürülmüş ve 50,000 kişi hayatını kaybetmiştir.

23 Şubat 1944 tarihinde 700,000 Çeçen-İnguş yurtlarından edilmiş ve bunlardan 200,000'i Çeçenistan'a geri dönebilmiştir.

Kırım Tatarlarının 18.asırda başlayan sürgün ve soykırımı daha o yıllarda 1,5 milyon kişinin yurdundan edilmesine sürgün, açlık ve hastalık nedeniyle birçoğunun ölümüne sebep olmuştur. Soykırım uygulamaları devam etmiş 18 Mayıs 1944 tarihinde 423100 kişi bir gecede Sibirya steplerine sürülmüş bunların 200.000'i yolculuk sırasında ölmüştür. Aradan bunca yıl geçmesine rağmen 1990 yılında 260.000 kişi Kırım'a dönebilmiştir. Tatarlar vatanlarında %10 azınlık durumuna düşmüştür. Bu uygulamalar yıllarca dünya kamuoyunun bilgisinden gizlenmiştir.

Kafkasya'da bölük pörçük suni bir yapılanmayla kurulan devletçiklerde tüm Kafkas halkları azınlık durumuna düşürülmüş, sürülen ve yok edilen halkların yerine Rus ve Kazaklar yerleştirilmiştir.

Eğer bu yapılanlar insanlığa karşı işlenmiş bir soykırım suçu değilse neden yıllarca insanlık aleminin bilgisinden saklanmıştır? Bu yetmiyormuş gibi 14 yıldır Çeçenistan'da uygulanan insanlık dışı uygulamalarla 250,000 den fazla insan hayatını kaybetmiştir. Bunun 100,000'e yakını çocuktur. Bir neslin geleceği yok edilmiştir. Bunun adı hiç tartışmasız soykırım-JENOSİT'tir.

Eski Dünya'dan Amerika'ya göçenlerin yerlilere uyguladığı, Fransa'nın Cezayir'de işlediği soykırım suçları ve Rusya'nın dönem dönem uyguladığı bu suçlar dünyanın gündeminden düşmüş görünüyor. Ama olup olmadığı kesinleşmemiş sözde Ermeni soykırımı, güçlü Ermeni Lobisi sayesinde, bu suçu işlemiş birçok ülke tarafından, kendi ayıplarını unutturmak istercesine tekrar tekrar Türkiye'nin önüne utanıp sıkılmadan getirilmeye devam ediliyor.

Yahudi soykırımının gizli kalmış birçok yönü zaman zaman kamuoyunda soru işaretleri yaratsa da, tescil edilmiş olduğu için İsrail Yahudileri insanlığa misilleme yaparcasına Filistin'de aynı suçu işlemeye devam ediyor.

Bunlar söz konusu soykırım suçlarının herkesin gözü önünde işlenenleri.

Kafkasyalılar ile onların dostu olduğunu söyleyenler, asırlardır Kafkasya'da süren soykırımı dünyanın gündemine getirmekte biraz geç kaldılar.

Kafkasya'dan sürülen 1,5 milyon insanın yarısının yok olmasına neden olan büyük sürgünün yıldönümü olan 21–27 Mayıs tarihini SÜRGÜN ve SOYKIRIM HAFTASI olarak ilan edip bunu bütün dünyaya anlatmak istiyoruz.

TBMM'nin T.C vatandaşlarının hissiyatını dikkate alması, onların düşünce ve duygularının yanında, tarihi gerçekleri de dile getirmesi ve aynı zamanda tüm insanlığa örnek bir davranış sergilemesi açısından, soykırım suçlarında zaman aşımı faktörünün dikkate alınmayacağı ilkesinden hareketle Cezayir'de, Amerika'da, Avrupa'da, Filistin'de ve KAFKASYA'da uygulanan soykırım suçlarının lanetlenmesi istikametinde bir karara varması, Meclisin saygınlığına yaraşır bir davranış olacaktır. "

Dünyabülteni

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.